Eğitim Öğretim İle İlgili Belgeler > Tiyatro Oyunları, Skeçler, Piyesler, Oratoryolar, Rondlar, Monologlar, Dramalar, Canlandırmalar

EHLİYET SENİN NEYİNE DÖN ŞİNASİ KÖYÜNE (SKEÇ) (TRAFİK HAFTASI) (TİYATRO OYUNLARI, SKEÇLER, PİYESLER, ORATORYOLAR, RONDLAR, MONOLOGLAR, DRAMALAR, CANLANDIRMALAR, METİNLER)

 

1. PERDE

Sahnede iki masa var. Biri Baş komiserin diğer ise Pakize Hanım’ın masasıdır.

(Çaycı Hıdır içeri girer elindeki bezle masaların tozunu alır. Kendi kendine şarkı söylüyor. Bir ara birden durur ve düşünür. Sahnenin ortasına kadar gelerek)

Çaycı: Yav ben Güngör Baş komiserime verdiğim parayı yazmayı unuttum. Az daha gididi göz gere göre paralar.

(Pakize Hanım’ın masasının önündeki sandalyeye oturur. Cebinden uzun bir liste ve kalem çıkarır. Kalemi tükürükledikten sonra listenin en altına bir şeyler yazar).

Çaycı: 20 milyon dolar olarak hesap edersek du bahayım 20 dolaar, oh be, şimdi rahatladım işte.

(Hıdır Pakize Hanım’ın masasını temizlemeye devam eder. Bir taraftan önlüğüyle diğer taraftan bezle silmektedir. Bir ara Pakize’nin masasına tükürür.)

Çaycı: Henüz girmiş 13-14 yaşınaaaa (Birden durur, bezi masanın üzerine atar).

Çaycı: Ne 13-14’ü, 35 otuzbeeeş yav ne gaddar silsem gelip gusur bulacak. Evde kaldı, acısını bizden çıkari.

(Pakize hanım içeri girer).

Çaycı: Günaydın Pakize Hanım

Pakize: Günaydın Hıdır Usta.

Çaycı: Çayda yeni çöktü ha, sen de hele şele yeren bir çök de bir bardak getirem sana, afiyetnen içesen.

Pakize: İyi olur ama, tükürmeden sildiğin bardaklardan birine doldur çayı, lütfen!!!

Çaycı: Nebalımı alma Pakize Hanım, nerden çıktı bu söylentiler bilmem ki, Allah’a şükür sular şırıl şırıl ahi. Tükürüknen işim ne, burası İstanbul mu?

Pakize: Geçen hafta iki gün sular kesikti, peki nasıl temizlemiştin o bardakları bakayım?

Çaycı: Hah! Tertemiz idi değil mi? İşin orasını garıştırma, meslek sırrı söylenmez. Üstelik su kaynaklarımı açıklayamam.

Pakize: Ayyyy, iğrençsin Hıdır Usta.

(Hıdır gider, Pakize çekmecesinden çıkardığı bezle masasını tekrar siler. O sırada baş komiser içeri girer. Baş komiserin elinde bir simit vardır.)

Pakize: Günaydın baş komiserim.

Baş Kom: Günaydın Pakize Hanım

Pakize: Yine aceleyle çıkmışsınız evden, kahvaltınız elinizde.

Baş Kom: Valla evden bir kaçtım ki sorma, benim küçük oğlan tutturmuş baba bana bisiklet al. Sabah 5’te kapı önünde nöbete durmuş. Büyüğü de 6 ortalı coğrafya defteri istiyor. Eeeee ay sonu, elde avuçta yok.

Pakize: Yine pencereden atladınız o zaman desenize.

Baş Kom: Bir gün bir yeri mi kıracağım ama ne zaman bilmiyorum. Hıdır Hıdıııır. (Çaycı içeri girer)

Baş Kom: Bana duble bir çay getirde bir kahvaltı yapayım.

Çaycı: Davuşan ganu çayu şimdi getirim Baş komiserim.

Baş Kom: Ha! Hıdır… (Çaycıya yaklaşır, Pakize’nin duymayacağı bir ses tonuyla) Ya Hıdır Usta aslında sana yüzüm kalmadı ama sen bana 10 milyon daha borç versene. İkisinin bir ayın birinde öderim.

Çaycı: Ayıp ettin baş komiserim. Dolar bazında ödedikten sonra istersen 2007 yılının birinde öde. Lafı mı olur. Hem seninkine borç bile denmez. Dur bakayım bir (Hıdır listeyi çıkarır. Listenin bir ucu yere değmektedir).

Çaycı: Baş komiser İbrahim’in borcunu görsen dudağın uçuklar. Adam beni görmemek için yıllık izine çıkmış.

Baş Kom: Sağol Hıdır Usta, bu iyiliğini unutmayacağım.

Çaycı: Endişelenme baş komiserim. Sen unutursan ben sana hatırlatırım.   (Çaycı sahneden çıkar. Bu arada baş komiserin telefonu çalar).

Baş Kom: Trafik şubesi Baş komiser Hasan…. Daha yeni oturdum karıcığım. Bari burada biraz kafamı dinlim. Ne… oğlan okula gitmem mi diyor. Niyeymiş?... ayakkabısının altı mı delikmiş? Tamam tamam, akşam tamir ederim. Tamam hadi… yine ne var?... ne arkadaşları memur çocuğu diye dalga mı geçiyormuş? Güzelin bu yaştan sonra popstar yarışmasına mı katılayım? Tamam akşam konuşurum onunla… görüşürüz.

(Çaya içeri girer önce Pakize Hanım’a çay verir. Pakize Hanım bardağı inceden inceye inceler. Çaycı Baş komiserin masasına doğru giderken)

Çaycı: Buyurun çayınız Baş komiserim.

(Baş komiser elindeki simidin yarısını böler ve yemeye başlar. Diğer ayrısını çekmeceye koyar).

Baş kom: Şöyle bırakıver Hıdır Usta

(Hıdır çayı bıraktıktan sonra hafif geriye çekilerek Baş komisere üzgün üzgün bakar)

Çaycı: Vah Baş komiserim vah ömrün okumaklan geçti. Gendine bir külüstür hacı murat bile alamadın.

Baş kom: Yaramı deşme Hıdır.

Çaycı: Geçen babam köyden beni görmeye gelmişti. Geri gittiğinde benim ne büyük adam olduğumu anlatmış ordaki herkese. Büyük büyük adamlara borç para veri demiş. Onlarda çocukları okuldan alıp köyün gahvesine çırah olarak vermişler.

Baş Kom: Yok ya! Şimdi çocuklar okula gitmiyorlar mı?

Çaycı: Yoh yoh! Allah’tan köyün öğretmeniynen imamı girmiş araya da okulda çay demleme dersi yapılması şartıyla tekrara okula vermişler.

(Hıdır son sözlerini söylerken Baş komiser masasındaki evrakları karıştırır. Hıdır’a haddini aşma gibisinden öksürür. Hıdır kendini toparlayarak ayağa kalkar ve Pakize ters ters bakarak dışarı çıkar. Pakize Hanım da oh oh işareti yapar.)

Baş Kom: Ah Pakize Hanım, bu ekonomik kriz mahvetti hepimizi.

Pakize: Hele beni Baş komiserim. Arabamı iki günde satmasan asıl o zaman görün siz mahvolmayı. Daha çeyizlerimi bile hazırlayamadım parasızlıktan.

Baş Kom: Allah sonumuzu hayır etsin.

Pakize: Amin Baş komiserim Amin.

(Polis memuru Firuze ayağını paspasa sildikten sonra içeri girer.)

Firuze: Günaydııın.

Pakize: Günaydın Firuze.

Firuze: Baş komiserim uygulamaya geçiyoruz. Bir diyeceğiniz var mı?

Baş Kom: Ramazan müdürüm dün telefon açtı. Uygulamada kurallara uyan sürücülere Teşekkür Belgesi vereceğiz. Uymayanlara da burada eğitim vereceğiz. Trafik andını okutup imza attıracağız. Sen buraya getir sürücüleri ben gereğini yaparım. Hadi kolay gelsin.

Firuze: Sağolun Baş komiserim.

(Firuze dışarı çıkar. Pakize masasından kalkarak başkomiserin masasına imzalanmak üzere evraklar getirir.)

Pakize: Buyurun Baş komiserim hafta sonu görevleri.

Baş Kom: Size görev var mı Pakize Hanım?

Pakize: Olmaz olur mu baş komiserin. Bekarız diye her göreve beni yazıyorlar. Hayırlısıyla iyi bir kısmet bulup ta evlensem de kurtulsam şu görevlerden. (Ellerini açarak dua eder) Amin. Baş komiserim siz de amin deyin.

Baş Kom: Amin Pakize hanım Amin.

(Baş komiser evrakları imzalarken)

Baş Kom: Neyi özledim biliyor musun?

Pakize: Neyi Baş komiserim?

Baş Kom: Bir hafta sonu evde şöyle çizgili pijamalarımla televizyonun başında uzanıp uyuklamayı.

Pakize: Biz trafikçiyiz Baş komiserim. Direksiyon başında uyuklayan şöförler oldukça bizim hafta sonlarımız daha çok görevle geçer.

Baş Kom: Haklısın Pakize Hanım haklısın.

(Pakize Baş komiser imzaladıkları evrakları alır, masasına gider. Bu arada içeriye çaycı girer. Boş bardakları alır. Pakize bardağının kaldırıldığı yeri bezle temizler)

Çaycı: Çayları tazelim mi?

Pakize: Bayat çayları tazelemenin de mi bir yolunu buldun yoksa?

Çaycı: Pakize hanım kızmasan sahan bir şey diyecem

Pakize: De bakalım

Çaycı: Her şeyi bele igneden ipliğe gadar incelemek doğru mu ecebe?

Pakize: Niye?

Çaycı: Çaylara bayat disin. Ben dim ki bayatlığı insanlar açısından düşünürsek sahan yaşında sormim, ben diyem 35 sen de 40.

Pakize: Eeeee ?

Çaycı: Bu yaşa gadar niye evlenmediğini de sormim, bah dikgat et şimdi esas sorum geli. Sence 35 dakka önce demlenen çay mı bayat yoksa 35 yıldır gendi gendi demlenen sen mi?

Pakize: Bak Baş komiserim bana ne diyo ya!

Baş Kom: Hıdııır!

Çaycı: (Pakize’ye dönerek) Bacım aynen senin gibi çoh titiz olan bir komşu gız vardı.

Pakize: Eeee?

Çaycı: Eysi Allah. En sonunda tımarhaneye attılar.

Baş Kom: Hıdııır!

Çaycı: Başgomserim pakizeynen ne kadar didişsekte bacım gadar severim gendisini bu titizliği yüzünden evde galacak ondan gorkiim.

Baş Kom: Hayırdır ne oldu ki?

Çaycı: Geçenlerde çevik kuvvetten genç bir arkadaşnan biraz sohbet ettik. Adam bizim Pakize’yi görmüş, beğenmiş. Bana sordu huyu hasleti nasıl diye. Dedim Allah için mert kızdır. Biraz da temizliğe düşkün. Bende Pakize’ye haber verdim dedim bele bele. Ertesi gün çocuk geldi. İçeri adım atmıştı ki Pakize adama bir fırça kaydı. Bizim damat adayı ayağını paspasa silmemiş. Tokalaşmak için elini uzattı. Bir fırça daha yedi. Neymiş elini yıkamamış. Damat elini yıkaması için lavaboya gitti. Gidiş o gidiş. Tuvaletin penceresinden gaçmış.

Pakize: Baş komiserim bu yine ne anlatıyo size.

Baş Kom: Verilmiş sadakaların ne büyük belaları defnettiğinden bahsediyor Pakize hanım, sizinle bir alakası yok.

Baş Kom: (Çaycıya Dönerek) Ben bi lavaboya gidiyorum. Hem de tuvaletin camına bir göz atayım. Hiç düşünmemiştim bak. Hanım geldiğinden belki bende kullanırım orasını.

(Baş komiser ve çaycı gider.)(Sonra ellerini kurulayarak tekrar içeri girer.)(Firuze ve fren Osman içeri girer.)(Fren Osman araba sesi çıkarak masalar arasında dolaşır. En sonunda baş komiserin masasının önünde durur.)

Baş Kom: Oooo, hoş geldin Fren Osman.

Fren Osman: Hoş bulduk devletimin Baş komiseri.

Firuze: Baş komiserim bakın Fren Osman her zaman ki gibi trafik kurallarına tam olarak riayet etti. İzninizle Teşekkür belgelerimizden birisini kendisine takdim etmek istiyorum.

Baş Kom: Yoooo. Frenin Teşekkür Belgesi’ni bizzat ben takdim edeceğim. (Masanın üzerinden bir belge alır, bir şeyler yazar, Fren Osman’a uzatır.) Al bakalım Fren, sen bunu hak ettin.

(Baş komiser Fren Osman’la tokalaşır. Freni yanaklarından öper. Fren Osman büyük bir sevinçle koşarak gider, Firuze’yi öper. Sonra Pakize’nin masasının yanına gider. Pakize birden kalkar ve Baş komisere dönerek)

Pakize: Baş komiserim ben gidip uygulamaya katılan arkadaşlara yardımcı olayım.

(bu arada çaycı içeri girer merakla laf dinler)

Baş Kom: (Gülerek) Tamam Pakize Hanım, tamam.

(Pakize kaçarcasına dışarı çıkar. Fren,çaycının yanına gider. Ses çıkmayınca Fren (düüüt düüüt) der)

Çaycı:bu ne be araba mısın insan mı?

(Fren komserin yanına gelir.)

Baş Kom: Eeee, anlat bakalım Fren. Kaç gündür nerdesin?

Fren Osman: Sanayideydim Baş komiserim. Benim arabanını sorunu vardı, onunla uğraştım.

Baş Kom: Ne oldu halledebildin mi bari?

Fren Osman: Eskisinden daha iyi ama uzun yolda acayip sesler çıkarıyor. (eliyle gaz sesi çıkarıyormuş gibi işaret yapar)

(Çaycı söz karışır. Baş komiserin kulağına sessizce)

Çaycı: İki gündür zahirli ishalden hastane de yatidi. Baş komiserim benim büyük çağayı hastaneye götürdüğümde rastlamıştım garibe.

Baş Kom: Geçmiş olsun Fren. Peki karnın aç mı?

(Fren kafasını öne eğer. Baş komiser çekmecesinden çıkardığı yarım simidi Fren Osman’a uzatır.)

Baş Kom: Açtır aç, al hadi. Öğle yemeğim ama senin kısmetinmiş. Hıdır Usta Fren’e benden bir çay getir, duble olsun.

Çaycı: Başgomserim (simidi göstererek) bu gerçekten senin öğle yemeğin miydi?

Baş Kom: Niye, bilmez misin Hıdır Usta, büyün polis arkadaşların durumu benim ki gibi.

Çaycı: Bilim başgomserim bilim de elimden bir şey gelmez ki. (Biraz düşünür, cebindeki paraları kontrol eder) Arkadaşlar bugün öğle yemeğiniz benden. Şele bir buçuk İskender, yanında da ayran, ne dersiniz?

Firuze: (Hıdır’ın sırtına vurarak) Ne diyelim Hıdır Usta Allah deriz Allah.

Çaycı: Tamam anlaştık. Ben şimdi Frenin çayını getirem. (Hıdır gider).

Fren Osman: Baş komiserim sana bir fıkra anlatayım mı?

Baş Kom: Anlat bakalım

(çaycı çayla birlikte içeri gelir çayı frene verir)

Fren Osman: (Bir yandan simidi yer) adamın biri kırmızı ışıkta

Çaycı : Sarı sarı

Fren Osman: Kırmızııııı

Çaycı : Sarııı

Fren Osman: Kırmızıııııı (devam eder bu durum biraz)

Çaycı: En büyüüüüüük

Fren Osman: TÜRKİYE…. (Seyirciye dönerek zıplar) Cimbom diyeceğimi zannettin değil mi?

Baş Kom: Devam et sen Fren.

Fren Osman: (devam eder). Kırmızı ışıkta geçmiş. Trafik polis dur. Durmuş görmüyor musun demiş, kırmızı ışık yandı. Adam demiş ki onu gördüm de sizi görmedim memur bey.

(Baş komiser sesli bir şekilde güler. Fren’in ayakkabılarını gösterir).

Baş Kom: Lastiklerini daha geçen ay değiştirmiştik. Bakıyorum da yine uzun yol yapıp gelmişsin. Kaportada bayağı aşınmış. Bu arada ay başına kadar idare et, yine arkadaşlar arasında para toplayıp sana baştan aşağı bir bakım yaptıralım

Fren Osman: Baş komiserim sana bir fıkra daha anlatayım mı?

Baş Kom: Anlat tabi.

Fren Osman: Trafik polisi arabayı durdurmuş,şöföre demiş ki ehliyetiniz lütfen. Şöförde demiş ki polise: Verdiniz mi ki istiyorsunuz? He he he he.

(Baş komiser gülerek Osman’ın yanına gelir)

Baş Kom: Hadi gel Fren seni ekiple evine bıraktırayım, biraz dinlen. Bak daha hastaneden yeni çıkmışsın. Pardon sanayiden.

(Baş komiserle Fren dışarı çıkarlar. Pakize içeri gelir. Biraz sonra Baş komiser gelir)

Çaycı: (Çay getirir, birini Baş komisere birini Pakize’ye verir.

Pakize: Bu ney ya! Buz gibi kola mı çay mı belli değil!!

Çaycı: Yeni birini getirsem ne olacak ki. Ne gaddar sıcak olursa senin elin değdi mi buz kesiliy güzelim çaylar.

Pakize: Baş komiserim bu yine benimle uğraşıyo.

Baş Kom: (Sinirli) Hıdıııır!

Çaycı: Başgomserim hani ben size yaptığım iyiliği hatırlatırım demiştim ya, hatırlatma hakkını Pakize Hanım’da kullanmak istim.

Baş Kom: Ya karıştırma şimdi onu sen (aşk olsun dercesine)

Çaycı: Ama baş gomserim garaçalı suyundan demlediğim güzelim çaya gusur buli.

Baş Kom: Tamam tamam uzatmayın yeni bir çay getirde kendini affettir (kalkar) Hıdır al şu 5 milyonu ben Ramazan müdürün yanına gidiyorum. Benim hanım gelirse bu parayı ona ver, başka da parası yok de, gönder.

(Çıkar gider)

Çaycı: Ulan şu garı milleti de yohtan anlamaz ki bir türlü.

Pakize: Herkesin cebinde senin gibi tomarla parası yok Hıdır Efendi.

Çaycı: Eeeee, para gazanmak ele kolay değil. Bizde senin gibilere hizmet ediyoz. (Der dışarı çıkar.)

(firuze yanında tır şoförü ile içeri girer. Baş komiser de içeri girer.)

Firuze: Baş (bilgi yelpazesi. com) komserim, direksiyonda uyuklama vakası gene

Tır Şoförü: Yav… ne işim var benim be burada ablacım, tuttun yapıştın yav…İlla gel illa gel. Gerçi hoş kadınmışsın ama.. neyse…

Baş kom: Kimsin sen? Tanıt kendini.

Tır Şoförü: Komserim, ben yolların adamıyım. Upuzun yollar benden sorulur. Adım Bekir, ayı Bekir. Adanalıyak alemin kralıyak. tırcıyız icabında. 3 karım 42 çocuğum var. Ha, pardon 43, bi danesi de yolda. Ben çalışıyom icabında sıpalar yiyor, ben çalışıyom icabında karılar yiyor. Uzun yollar dert ortağım oldu. Kolay mı tır şöforlüğü? Yabancı memleketlere ülkemi tanıtıyorum ben. Bayrağıma, vatan toprağına kurban olayım ben. Yollardayız işte. Naparsın komiserim, ekmek parası cüzdan yarası icabında.

Baş Kom: Ne suç işleyip de buraya getirildiğini biliyorsundur heralde,ağzın pek laf yapıyor.

Tır Şoförü: Ne suçu komiserim. Gece gündüz direksiyondayım. 3 gün önce gece çıktım yola taa ırak’tan icabında. Bu zamana kadar yatak yüzü görmedim. Ne ara suç işleyecekmişim? Ben AyıBekirim komiser. Ben tıra bindim mi 5 gün hiç uyumadan yol gidebilirim icabında. Eeee…namımız var o kadar.

Baş Kom: Ne yani sen 3 gündür hiç uyumadın mı?

Tır Şoförü: Başım gözüm üstüne komiserim uyumadım tabi. Hiç uyur muyum? Ben de o göz var mı icabında?

Baş Kom: 3 gündür direksiyondasın yani?

Tır Şoförü: (sesli bir şekilde kendi kendine konuşur.) AllahAllah, bu adam da nasıl komiser olduysa, kafası geç basıyor.(komsere dönerek) evet komserim vAllah billah 3 gündür direksiyondayım.

Baş Kom: yahu adam beni deli etme. Utanmadan bi de hiç uyumadan trafiğe çıktığınla övünüyorsun. Hiç mi gazete okumuyorsun? Haber dinlemiyorsun? Trafik kazalarının en önemli nedeni uykusuzluk. Hadi kendi canını düşünmüyorsun, 42 çocuğunla 3 karını da mı düşünmüyorsun?

Tır Şoförü: 43

Baş Kom: Ne?

Tır Şoförü: 43 diyorum, 43 bebe 1 tanesi yolda.

Baş Kom: Aman iyi be, 43 çocukmuş. Aile planlaması yok ki adam da, hayat planlaması olsun.

Tır Şoförü: Komiserim ben anlamam. Tırım beni bekler, yollar beni bekler, teypte Orhan abi beni bekler, “Batsın bu dünya, bitsin bu rüya, ağlatıp da gülene……..”

(şarkıyı söyler)

Baş Kom: Kes be adam! Şubedeyiz.

Tır Şoförü: Tamam komiserim ver şu teşekkür belgemi de gideyim.

Baş Kom: Ne diyor bu adam Pakize?

Pakize: Beyefendi siz iyi misiniz?

Tır Şoförü: İyiyim bacım eyvAllah. Sen nasılsan, herifin nasıl, bebeler nasıl, eyiler mi icabında?

Pakize: Ne bacısı, ne herifi, ne bebesi be adam… (sinirlenir)

Baş Kom: Tamam kesin artık. Bak Bekir…

Tır Şoförü: Ayı Bekir, icabında.

Baş Kom: Ayı Bekir, sana elbette vereceğiz teşekkür belgesi. Bak aha bu belgen, hem de 250ytl’lik. Hmmm bi de ödül verelim sana. Şöyle…. 5 yıldızlı, konforlu, penceresiz, tahta banklı, beton zeminli, az yemekli, bol sulu bir tatile ne dersin?

Tır Şoförü: Nası yani icabında?

Baş Kom: Şöyle ki, seni 3 günlüğüne halinazır karakol manzaralı, önü parmaklıklı nezarethane tatil köyüne yolluyoruz.

Tır Şoförü: Ama, ama, ama……..

Baş Kom: Aaa Bekir, Ayı Bekir, yok yok merak etme bendensin icabında…

(Firuze adamı götürür. Adam hala ama ama diye kekeler.)

 

Perde kapanır.

 

II. PERDE

 

Sarhoş: Heyyyttt…. Noluyo be ben sarhoş değilim. Ne dönüyorsunuz be etrafımda. Herkes dönüyor. Dünya dönüyor.dünya tersine dönse vazgeçmem, gökteki yıldız….(şarkı söyler)

Firuze: Yürü, yürü…

Baş Kom: Ne oluyor Firuze, kim bu sarhoş?

Sarhoş: Teesüf ederim efendim, sizsiniz sarhoş.

Baş Kom: Hössstt. Devletin kıdemli baş komiseri ile nasıl konuşuyorsun sen?

Sarhoş: (asker selamı verir) Emret komutanım. 77’ye 2 Sami İçeriçmezsızaroğlu

Baş Kom: (anlamaz tavırla firuzeye döner) firuze neler oluyor?

Firuze: Baş komiserim bugünkü uygulamada maalesef alkollü araç kullanan bu beyle karşılaştık.

(sarhoş sallanır,yerinde duramaz. Pakize’nin yanına gider eğilir, sataşır,sırnaşır.

Pakize: Bana bak pis sarhoş, ben bekarım tamam mı, elime erkek sinek bile değmedi. Atarım seni nezaharete, görürsün gününü.

Baş Kom: Geç şuraya geç! AllahAllah işimiz var senle. Adın ne senin?

Sarhoş: adım, adım adım sami sami içeriçmezsızaroğlu

Baş Kom: Hah, tam sana göre bi soyad. İçeriçmezsızaroğlu

Sarhoş: iyi de hakim bey, ben içki içmem ki

Baş Kom: Tabi tabi sarhoş olan da bendim zaten

Sarhoş: cık cık cık..olmadı öğretmen bey, hiç yakıştıramadım size.

Baş Kom: Ne hakimi, ne öğretmeni be adam…

Sarhoş: cık cık cık..(başını sallar)

Baş Kom: (çekmeceden alkolmetreyi çıkarır) Neyse üfle şu alkolmetreyi.

Sarhoş: Yahu ağzımı bulamıyorum ki…yavvv

Baş Kom: E bu kadar içersen içeriçmezsızaroğlu bulamazsın tabi ağzını

(zoraki ağzını bularak üfler, ayakta zor durur.komiser alkolmetredeki sayıyı okur sinirlenir hayretle adama bakar.)

Baş Kom: Şuna bak Pakize, karşında duran şu adam bizim yıllardır aradığımız trafik canavarı işte bulduk onu sonunda. 400promil alkollü. Bu bir rekor.

Sarhoş: eee…. Delikanlıyız tabi..(böbürlenir)

(komiser sinirli bir şekilde sigara paketine uzanır.içinden çıkarırken bi tane, çaycı içeriye gelir)

Çaycı: Baş komiserim aman ha sakın sigara falan içmeyin

Baş Kom: Git başımdan Hıdır! Zaten sinirlerim tepemde yakacaz elbet bi sigara.(tam yakacakken)

Çaycı: Eyi de baş komiserim içerisi saf alkol dolu uçarız amanAllah bu zerhoş yüzünden

Pakize: Hıdır doğru söylüyor baş komiserim.

Çaycı: Arkadaş, ne içtin sen böyle yav… tekel bayiinin inahtarını mı verdiler sana?

Sarhoş: Sorma kardeş, yarım bardak rakı içtim vAllah billah

Çaycı: Ne ne ne…sen şimdi yarım bardak rakıyla mı bu hale geldin be adam? (inanmaz inanmaz sarhoşa bakar)

Sarhoş: VAllah billah yarım bardak hatta birkaç yudum da kaldıydı bardakta.

Pakize: sus sus alkollü ağzınla çarpılacaz hepimiz şimdi…

Çaycı: Tüh senin kalıbına adam. Alacaksın bir büyük rakı koyacaksın içine buz gibi su. İçeceksin içeceksin bulacaksın kafayı.

Baş Kom: N e diyorsun sen Hıdır?

Çaycı: Yok komiserim bir şey demedim.Adam yarım bardak rakıyla bu hale geldiyse…. Bir birayla nolur onu diyodum..(dalga geçer,gülerek söyler)

Baş Kom: Bak Hıdır, içkinin azı çoğu olmaz. İçkili araba kullanarak hem kendi canını hem de başkalarının canını yakan çok adam gördüm ben. Ölümlü kazaların çoğu alkol yüzünden.

Pakize: Çok doğru baş komiserim. Ben asla içki içen biriyle evlenmicem.

Çaycı: ay sen evlenmeyi de mi düşünüyordun bi de bu yaştan sonra…

Pakize: Baş komiserim şuna bir şey diyin ya…

Baş Kom: Tamam kesin artık. Al kardeşim sen de şu ceza makbuzunu. Alkollü araç kullanmaktan 480ytl.6 ay süreyle de ehliyetine el koyuyoruz. Ver bakalım. Tamam. Firuze Allah aşkına binayı havaya uçurmadan götürün şu adamı evine.

Firuze: Peki baş komiserim.

(firuze ve sarhoş tam çıkarlarken sarhoş sendeleyerek geri gelir seyircilere döner)

Sarhoş: yav.. ne sarhoşu yav..bir yarım rakıyla sarhoş olunur mu, soruyorum size… ben sami içeriçmezsızaroğlu. Bizden sarhoş çıkmaz. Ailede hiç kimse içkiyi ağzına koymaz. Biliriz ki içki felaket getirir, içki kaza getirir, içki bela getirir. Ben Sami içeriçmezsızaroğlu ben sarhoş değilim…

(der demez yere doğru yalpalar,sızar. Firuze ve çaycı taşıyarak çıkarırlar dışarı)

(Pakize komiserin masasının yanına gelir, evrakları birlikte incelerler)

(5 dk sonra Polis memuru Firuze yanında bir adamla içeri girer. Girerken ayağını paspasa siler. Adamın gözünde siyah güneş gözlükleri vardır.)

Pakize: Hayırdır firuze, bu gün de biri gidiyor biri geliyor bu beyde kim böyle?

Firuze: Trafik ışık ihlali yapan bir vatandaş. Baş komiserim buraya getirmemizi istedi. Bu beyde kırmızı ışıkta geçti.

(Kör adam eliyle yoklayarak Pakize’nin masasını bulur ve masaya elini koyarak)

Kör Adam: VAllaha ben sarıda geçtim yinge, yalan söylüyorsam iki gözüm kör olsun.

Pakize: Ne yengesi, ben bekarım çekin şu ellerinizi masamdan.

Kör Adam: Ne bekar mı? Aslında bende bekar ve yakışıklı bir gencim.

(Çaycı içeri girer. Kör adam görüyormuşçasına yere bakıyor)

Çaycı: Ne gurban bir şey mi kaybettin.

Pakize: Bey efendi aracıyla kırmızı ışıkta geçmişte, sarı diye diretiyor. (Çaycı adamın kör olduğundan emin olmak için ellerini adamın gözünün önünde gezdirir)

Kör Adam: Bana iftira atıyorlar Baş komiserim, hayatımda hiç trafik kuralı çiğnemedim. (Çaycı eliyle hey yavrum hey anlamına gelen işaret yapar. Kör adamı komserin sandalyesine oturtur)

Çaycı: Sen ahan benim masamda otur. Biraz sonra çaycı gelecek, iki çay iste ben geliyim.

(Baş komiser ellerini mendille kurutarak içeriye girer, mendili cebine koyarken adamı görür. Pakize’ye dönerek)

Baş Kom: Bu da kim?

Pakize: Muhteşem çaycımız Hıdır’ın son numarası.

Kör Adam: Çaycı mı geldi?

Baş Kom: Hoş geldiniz beyfendi. Çay kahve alır mıydınız?

Kör Adam: İki çay getir oğlum, biri açık olsun.

Baş Kom: Hangisi açık olsun kafanızdan dökülecek olan mı?

Kör Adam: Terbiyesizlik yapma, ben Baş komiserin arkadaşıyım

Baş Kom: Hıdır Hıdır!

Çaycı: (Gelir) Buyrun

Baş Kom: Utanmıyor musun gözleri görmeyen bir adamla alay ediyorsun.

Çaycı: Baş gomiserim bu senin bildiğin adamlardan değil. Buraya niye getirmişler bilir misin? Gırmızı ışık ihlali.

Kör Adam: Sarı sarı.

Baş Kom: (Pakize’yle Hıdır’a dönerek) Özür dilerim arkadaşlar der. Kör adama da sen de yanında birileri olmadan caddelerde yürüme)

Kör Adam: Korkudan kimse yanıma gelmiyorlar.

Çaycı: Yani komserim kimse arabasına binmiy.

Baş Kom: Nüfus cüzdanın var mı bari?

Kör Adam: (Cebinden çıkarmaya çalışırken).Ha buldum.( cüzdanı çıkarırı. Baş komisere verir.)

Baş Kom: Cüzdanı inceler. Adı:Şinasi, Soyadı: İyigörür, Baba Adı: Saffet, Ana Adı: Marifet. Bu ne yav?

Baş Kom: (Köre döner) Ehliyetim var deme sakın düşer bayılırım şimdi.

Kör Adam: Var tabi bakın (Cebinden bir kart çıkarır.) Buyurun.

Baş Kom: Kartın üzerinde yazıyı okur. Şu anda bu kartın üzerindekilerini birileri okuyorsa kazıklandığını anlamışsındır. Sana demedim mi bu devirde kimseye güvenilmez. Ehliyet senin neyine, dön Şinasi köyüne biricik arkadaşın Abuzittin.

Kör Adam: Vay anam vay Abuzittin yaktın beni. Yol boş düm düz git Ulan dedin. İki metre gitmedim trafik polisi yakaladı beni.

Baş Kom: eee herkesi dostun sanıp inanma, sonunda kalırsın yarı yolda yaya.

Trafik canavarını aramayalım.. o her zaman içimizde. Yeter ki ona kanmamayı öğrenelim. Trafikte can yakacağımıza bizler canlar yaratalım (der çiçek atar seyircilere)

(Perde kapanır)

 

SON

TİYATRO OYUNLARI, SKEÇLER, PİYESLER, ORATORYOLAR
"
SAYFASINA GERİ DÖNMEK İÇİN
>>>TIKLAYIN<<<

"
EĞİTİM ÖĞRETİM İLE İLGİLİ BELGELER
SAYFASINI GÖRMEK İSTERSENİZ

>>>TIKLAYIN<<<

Yorumlar

....

9. **Yorum**
->Yorumu: şahane bir site burayı sevdimm 
->Yazan: Buse. Er 

8. **Yorum**
->Yorumu: SIZIN SAYENIZDE YÜKSEK BIR NOT ALDIM SIZE TESSEKÜR EDIYORUM...
->Yazan: sıla

7. **Yorum**
->Yorumu: valla bu site çok süper .Bu siteyi kuran herkimse Allah razi olsun tüm ödevlerimi bu siteden yapiyorum.saolun mugladan sevgiler...:).
->Yazan: kara48500..

6. **Yorum**
->Yorumu: çok güzel bir site. kurucularına çok teşekkür ederim başarılarınızın devamını dilerim.
->Yazan: Tuncay.

5. **Yorum**
->Yorumu: ilk defa böyle bi site buldum gerçekten çok beğendim yapanların eline sağlık. 
->Yazan: efe .

4. **Yorum**
->Yorumu: ya valla çok güzel bisi yapmışınız. Çok yararlı şeyler bunlar çok sagolun 
->Yazan: rabia..

3. **Yorum**
->Yorumu: Çok ii bilgiler var teşekkür ederim. Çok süper... Ya bu siteyi kurandan Allah razı olsun ..... süperrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrr. Çok iyiydi. isime yaradı. Her kimse bu sayfayı kurduğu için teşekkür ederim 
->Yazan: pınar..

2. **Yorum**
->Yorumu: çok güzel site canım ben hep her konuda bu siteyi kullanıyorum özellikle kullanıcı olmak zorunlu değil ve indirmek gerekmiyor
->Yazan: ESRA..

1. **Yorum**
->Yorumu: Burada muhteşem bilgiler var hepsi birbirinden güzel size de tavsiyeederim. 
->Yazan: Hasan Öğüt.

>>>YORUM YAZ<<<

Adınız:
Yorumunuz:


Yorumunuzda Silmek istediğiniz kelime veya cümle varsa kelimeyi fare ile seçin
ve
delete tuşuna basın...

 


 E Mail
(Zorunlu Değil):