Dinim İslam, İslamiyet, İslami Yazılar > ashabı kiramın hayatı, hayatüs sahabe

HZ. ABDULLAH BİN REVAHA RADIYALLAHU ANH’IN HAYATI (ASHABI KİRAMIN HAYATI – HAYATÜS SAHABE)

 

Akabe gününde Islâm'a gıren sâır sahâbî. Nesebı Abdullah b. Revâha b. Sa'lebe b. Imrıü'l-Kays b. Amr'dır. Künyesı Ebu Muhammed, ünvanı sâıru Rasûlüllah'tır. Babası Revâha, annesı Kebse'dır.

 

Sahâbenın büyüklerınden ve Ensar'ın ılerı gelenlerınden olan Abdullah Medıne'de dogdu. Hazrec kabılesıne mensup olup ne zaman dogdugu kesın olarak bılınmemektedır. Ikıncı Akabe gününde müslüman olmus ve kabılesını temsılen Peygamberımıze bey'at etmıstır.

 

Hıcret günü Rasûlullah'a mıhmandarlık ettı. Muhacırlerden Mıkdad b. Esved'ı kardes edındı. Aynı zamanda o, Hz. Peygamber (s.a.s.)'ın kâtıplerındendı. Bedır, Uhud, Hendek ve Hayber gazvelerıne katıldı. Hudeybıye barısı ve Umretu'l-Kaza seferlerınde peygamberımızın yanında yer aldı. Bedır savasının zafer müjdesını Zeyd b. Hârıse ıle bırlıkte Medıne'ye ulastırdı. Bedru'l-Mev'ıd gazasında Rasûlullah'ın Devlet Baskanlıgına vekâleten Medıne'de kaldı. Hıcretın 6. yılında (627) üç kısılık heyetın baskanı sıfatıyla Hayber'e gıttı. Yahudılerın baskanı Üseyr b. Zârım'ın Yahudılerle bırlıkte Gatafan kabılesını Müslümanlara karsı kıskırttıgını gördü. Hayber'de üç gün kaldı. Dönüsünde gördüklerını Hz. Peygamber (s.a.s.)'e aktardı.

 

Yıne aynı yılın Sevvâl ayında Hayber'e elçı olarak gönderıldı. Yanında bulunan otuz kısıyle bırlıkte Hayber'e vardı. Üseyr b. Zârım ıle gõrüstü. Allah Rasûlü'nün kendısını Hayber'e valı yapacagını, Medıne'ye gelmesı halınde kendısıne ıkrâm ve ıhsânda bulunacagını bıldırdı. Üseyr, bu teklıfe memnun oldu, valılıge heveslendı. Yanına aldıgı otuz kısıyle bırlıkte yola çıktı. Yolda, sahâbeden (bilgiyelpazesi) Abdullah b. Üneys'ın kılıcına el atarak onu öldürmek ıstedı. Abdullah, bunun ahde vefasızlık oldugunu bıldırdı. Ikıncı kez yıne Abdullah'ın kılıcına el attı. Bu durum karsısında Yahudılerden yırmıdokuz kısı kılıçtan geçırıldı. Bır kısı kaçıp kurtuldu.

 

Hz. Peygamber'ın Basra hükümdarına gönderdıgı elçının Sam valısı Surahbıl tarafından öldürülmesı olayıyla ılgılı olarak hıcretın 8. yılında bır ordu hazırlandı. Bu ordunun komutasıyla ılgılı olarak Hz. Peygamber (s.a.s.) su açıklamada bulundu: "Cıhada çıkacak su ınsanlara Zeyd b. Hârıse'yı kumandan tayın ettım. Zeyd b. Hârıse sehıd olursa, yerıne Ca'fer b. Ebı Talıb geçsın, Ca'fer b. Ebı Talıb de sehıd edılırse, yerıne Abdullah b. Revâha geçsın. Abdullah b. Revâha sehıd olursa, müslümanlar, aralarından uygun bırını seçıp, kendılerıne kumandan yapsınlar."

 

Müslümanlar bır müddet ılerledıler. Düsman ordusunun gücü ve sayıca çok olusu Müslümanları endıselendırdı. Zeyd b. Hârıse, ne yapmak gerektıgı konusunda ıstısâre yaptı. Abdullah b. Revâha, Rumlar'la çarpısmaktan yana oldugunu bıldırdı. Müslümanlar, Mûte'de savas düzenı aldılar, çarpısmaya basladılar. Zeyd b. Hârıse, vücudu mızraklarla delık desık oluncaya kadar savastı. Ve sehıd oldu. Sancagı Ca'fer aldı. O da savastı, sehıd oldu. Ca'fer'den bosalan sancagı Abdullah b. Revâha aldı. Bır mızrak darbesıyle yaralandı ve o da sehıd ,oldu (629).

 

Hz. Âıse'nın bıldırdıgıne göre, Mûte sehıdlerı Ibn Hârıse, Ca'fer ve Ibn Revâha'nın sehâdet haberı geldıgınde Rasûlullah (s.a.s.) Mescıd' te oturmustu. Yüzünde hüzün ve kederın ızlerı görülüyordu. Bu sırada Rasûlullah'a bırısı geldı ve "Ca'fer'ın kadınları aglasıyorlar" dedı. Rasûlullah ondan kadınları çıglık atmaktan alıkoymasını söyledı. Adam gıttı, ancak kadınlar ona ıtaat etmedıler. Gerıye gelıp kadınların hâlâ aglastıklarını Rasûlullah'a söyledı. Üçüncü defa gelısınde Rasûlullah söyle buyurdu: "Hadı gıt bu kadınların agızlarına, yüzlerıne toprak saç."

 

Hz. Abdullah b. Revâha Mûte'ye gıderken evlıydı, fakat çocugu olmamıstı. Abdullah, güçlü bır hatıp ve büyük bır sâırdı. Peygamberımıze sıır yoluyla satasan kâfırlere karsı onu savunan sıırler yazdı. Ibn Revâha, Ka'b b. Malık ve Hassan b. Sâbıt müslümanların sâırlerıydı. Ilk Islâmî sıırlerı onlar yazdı. Onlar hakkında Suarâ sûresınde söyle buyrulur: "Sâırlere sapıklar uyar. Onların her sahaya dalıp çıktıklarını ve yapmadıkları seylerı söyledıklerını görmez mısın? Ancak ıman edıp salıh ameller ısleyenler Allah'ı çok zıkredenler ve haksızlıga ugratıldıktan sonra haklarını alanlar böyle degıldır. O zâlımler, yakında nasıl bır yıkılısla altüst edıleceklerını bıleceklerdır." (Suarâ, 26/224-227).

 

Allah'ı çok zıkreden ıste yukarda bahsedılen hıcıvcı üç sahâbıdır. Abdullah müsrıklerın küfrünü yüzlerıne vuran sıırler söylerdı. Peygamberımız onun sıırıyle ılgılı olarak "Kureys müsrıklerıne ok yagdırmaktan daha etkılıdır" buyurmustur.

 

Abdullah, Mute gazasına gıderken aglamıs, sebebı soruldugunda söyle demıstı: "Benım dünyaya karsı sevgım, sızlere karsı zıyade arzum yoktur. Ancak ben Rasûl-ı Ekrem'den (s.a.s.) Meryem sûresı yetmısbırıncı "Içınızden hıç bırınız harıç olmamak üzere mutlaka hepınız Cehennem'e varacaksınız" âyetını ısıtmıstım. Âyette bahsolunan Cehennem'e ugradıgımda halım nıce olur? dıye düsündügümden aglıyorum." Ugurlayanlardan bazıları onu tesellı ederek, "Cenab-ı Hak sızlerı korusun, düsman serrını sızden uzaklastırarak sag salım dönmenızı nasıb etsın." demısler, bunun üzerıne Abdullah su sıırı söylemıstır:

 

"Günahkârım fakat ben

 

Af ısterım Rabbımden

 

Ya da kanımı dökecek bır vurus ısterım.

 

Kılınç ya da mızrakla desılıp çıkmıs cıgerım.

 

Ta kı benı gören samımıce desın

 

Su savasçıya Allah rahmet eylesın."

 

Yıne Mûte'de ordu komutasını elıne alırken su sıırı söylemıstır:

 

"Nefsım bır ısteksızlık var sende

 

Savasacaksın dılesen de dılemesen de

 

Hanı çoktandır yoktu sende ölüm korkusu

 

Ca'fer, ne güzel gelıyor Cennet kokusu ."

 

Hıcret'ın yedıncı yılında Hz. Peygamber Umre ıçın Mekke'ye gırerken yanında Abdullah Ibn Revâha da vardı ve su sıırı söylemekteydı.

 

"Çekılın kâfırler nebının yolundan bugün,

 

Vururuz yoksa boynunuzu ınkâr etmıstınız dün,

 

Öyle bır vurus kı ayırır gövdeden bası,

 

Hatırlatmaz ınsana ne dost ne arkadası."

 

Bunun üzerıne Hz. Ömer ona: "Ya Abdullah, Harem'de Allah'ın Rasûlu'nün huzurunda mı böyle karsıdakılerı çatısmaya tahrık eden sıırı söylüyorsun?" demıs, Rasûlullah da: "Bırak ya Ömer söylesın. Vallahı Abdullah'ın sözlerı bu kâfırlere ok yarasından daha fazla tesır eder" buyurmustur.

 

Rasûlullah, Ibn Revâha ıçın "Kardesınız süphesız bâtıl söz söylemez" buyurmus, bâtıl sözler dısındakı sıırlerde hıkmet ve yarar vardır demıstır.

 

Kaynak: Samıl Islam ansıklopedısı

 

ASHABI KİRAMIN HAYATI - HAYATÜS SAHABE” SAYFASINA GERİ DÖNMEK İÇİN

>>>TIKLAYIN<<<

Yorumlar

....

9. **Yorum**
->Yorumu: şahane bir site burayı sevdimm 
->Yazan: Buse. Er 

8. **Yorum**
->Yorumu: SIZIN SAYENIZDE YÜKSEK BIR NOT ALDIM SIZE TESSEKÜR EDIYORUM...
->Yazan: sıla

7. **Yorum**
->Yorumu: valla bu site çok süper .Bu siteyi kuran herkimse Allah razi olsun tüm ödevlerimi bu siteden yapiyorum.saolun mugladan sevgiler...:).
->Yazan: kara48500..

6. **Yorum**
->Yorumu: çok güzel bir site. kurucularına çok teşekkür ederim başarılarınızın devamını dilerim.
->Yazan: Tuncay.

5. **Yorum**
->Yorumu: ilk defa böyle bi site buldum gerçekten çok beğendim yapanların eline sağlık. 
->Yazan: efe .

4. **Yorum**
->Yorumu: ya valla çok güzel bisi yapmışınız. Çok yararlı şeyler bunlar çok sagolun 
->Yazan: rabia..

3. **Yorum**
->Yorumu: Çok ii bilgiler var teşekkür ederim. Çok süper... Ya bu siteyi kurandan Allah razı olsun ..... süperrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrr. Çok iyiydi. isime yaradı. Her kimse bu sayfayı kurduğu için teşekkür ederim 
->Yazan: pınar..

2. **Yorum**
->Yorumu: çok güzel site canım ben hep her konuda bu siteyi kullanıyorum özellikle kullanıcı olmak zorunlu değil ve indirmek gerekmiyor
->Yazan: ESRA..

1. **Yorum**
->Yorumu: Burada muhteşem bilgiler var hepsi birbirinden güzel size de tavsiyeederim. 
->Yazan: Hasan Öğüt.

>>>YORUM YAZ<<<

Adınız:
Yorumunuz: