|
Dinim İslam, İslamiyet, İslami Yazılar > Kıssalardan Seçmeler Dini Hikayeler Allah Dostlarının Yaşadıkları
DOĞRULUĞUN SONU BÖYLE OLUR (KISSALARDAN SEÇMELER, DİNİ HİKAYELER, ALLAH DOSTLARININ YAŞADIKLARI)
Adam, Harem-i Şerif'in kapısında hep aynı duayı okuyordu:
- Ey doğrulara yardım eden, haramdan kaçınanları koruyan!..
Ona 'Sen başka dua bilmez misin?' dediler. O şöyle açıklama yaptı bu duayı
tekrar etme sebebi olarak:
- Ben Beyt-i Şerif'i tavaf ederken ayağıma takılan şeyi eğilip aldım. Bir de
baktım ki, içinde bin altın bulunan bir kese. Şeytanımla imanım mücadeleye
tutuştular. 'Bin altın çok para, senin bütün ihtiyaçlarını karşılar.' dedi
şeytanım.
İmanım ise, 'Bu haramdır, boşuna saklama, sahibini bul, teslim et.' dedi.
Ben böyle mücadele içinde iken birinin sesi duyuldu.
- Burada içinde bin altınım bulunan kesem kaybolmuştur. Kim buldu ise
versin, ona otuz altın müjde vereyim.
Bin haramdan, otuz helal hayırlıdır, diyerek keseyi sahibine teslim ettim. O
da bana otuz altın verdi. Bunu alıp bakırcılar çarşısında gezerken bir Arap
kölenin bu paraya satıldığını görünce hemen satın aldım. Bir müddet sonra bu
kölenin yanına bir kısım Araplar gelip gizlice konuşmaya başladırlar. Köleden ne
konuştuklarını sordum. Saklamayıp aynen anlattı:
- Ben Mağrip sultanının oğluyum. Babam, Habeş melikiyle cenk edip savaşı
kaybetti, beni de esir alıp buralarda sattılar. Babam bunları göndermiş, elli
bin altın da vermiş ki, beni satın alıp götürsünler. Sen bana çok iyilik ettin,
kendi evladın gibi baktın. Bundan dolayı memnun oldum. Bunlar beni satın
alacaklar sakın az altına razı olma, elli bin altına sat beni.
Dediği gibi oldu. Elli bin altına sattım köleyi. Bu kadar büyük sermaye ile
bir kısım mallar alıp Bağdat'a gittim. Orada açtığım dükkanda mallarımı
satıyordum. Bir tanıdığım gelip, 'Meşhur
(bilgi yelpazesi.net) tüccar dostum vefat etti, ay gibi güzel kızcağızı
yetim kaldı gel bunu sana alalım.' dedi. Ben de kabul ettim. Çeyiz olarak
birtakım tabakların üzerinde içi altın dolu keseler vardı. Hepsinin üzerinde de
biner altın yazılı iken birinin üzerinde dokuz yüz yetmiş altın yazılıydı. Bunun
sebebini sorduğumda kızcağız dedi ki:
- Babam bu keseyi Harem-i Şerif'te kaybetmiş, bulan bir helalzade keseyi
verince otuz altını ona müjde vermiş, geride kalan altındır içindeki.
Bunun üzerine ben Allah'a hamd ve şükürde bulundum, bunlar hep doğruluğun,
iyiliğin bereketi, diyerek olayı kızcağıza anlattım. Mutluluğumuz daha da
perçinlenmiş oldu!...
KAYNAK: Şahin, Ahmed, Yaşanmış Örnekleriyle Aradığımız İslam, Zaman Cep Kitapları 3, Feza Gazetecilik, İstanbul 2001
|
>>>TIKLAYIN<<<
|