|
Dinim İslam, İslamiyet, İslami Bilgiler > Kıssalardan Seçmeler, Dini Hikayeler, Allah Dostlarının Yaşadıkları
SALİH NİYET, İTAAT, HÜSNÜ ZAN (KISSALARDAN SEÇMELER, DİNİ HİKAYELER, ALLAH DOSTLARININ YAŞADIKLARI)
Kürt olarak akşamladım, Arap olarak sabahladım.
Ebû Abdullah el Müştehir Hazretleri, Şirazlı bir Kürt taifesindendir. Bir gün Şiraz medreselerinden birine geldi. Medresede talebeler ilim mevzuunda konuşmalar yapıyorlar, bazı hususlarda tartışmaları vuku' buluyordu. Talebelerin ilim öğrenmek için s'ayü gayret sarf ettiklerini görünce hoşuna gitti ve bir mesele öğrenmek kandıyla bir şey sordu. Talebeler gülüştüler onun bu safça, yani basit bir şey sormasına...
O Mübarek:
-Ben de sizin öğrendiğiniz ilimlerden bir ilim öğrenmek isterim. Bana bir yol gösterin, dedi.
Talebeler müstehzi bir tavırla ona şu nasihatte bulundular:
- Eğer alim olmak istersen, evinin tavanına bir ip bağla, ayağını da ipe sıkıca bağlayıp kendini baş aşağı sallandır ve her sallanışta "Sarı renkli demir( veya aslan yelesi)" de. Böylece ilim kapıları sana bir gecede açılır, dediler.
Ebû Abdullah el-Müştehir Hazretleri talebelerin kendisi ile alay ettiklerini hiç aklına bile getirmeden doğru eve gitti. Onların dedikleri gibi evin tavanına bir ip bağlayıp ayaklarını da bir ucuna bağladı ve başı aşağı sallanmaya başladı. Her gidip deldiğinde ise onların tarif ettiği şeyi söylüyordu. Hüsnü niyyet ve sıdk sadakatle ile bu işi yapması Cenab-ı Allah'ın (bilgi yelpazesi.net) hoşuna gitmişti. Seher vakti olduğunda bütün ilim kapılarını Cenab-ı Allah ona açtı. Artık zahir ve batın bütün ilimler ona malum olmuştu. Bir çok âlimin halletmekte güçlük çektiği meseleyi ona sorar oldular. İşte "Emseytü Kürdiyyen, esbahtü arabiyyen (Kürt olarak akşamladım, Arabî ilimlere vâkıf olarak sabahladım)" sözünü bu hadiseden sonra söylemiş olduğu rivayet edilir.
Bu hadiseden sonra, o sabah Şiraz camilerinde va'z etmeye başladı ve Fatiha-i Şerife'ye yedi türlü mana verdi Mertebe mertebe açıkladığı Fatiha'nın manasını en sonunda içinizde bunu anlayacak hiç kimse yoktur. Hızır Aleyhisselâm bile bu manayı anlayamaz diyerek bitirdi. Zahir ve batın bütün ilimlerin hamili olan Ebû Abdullah Hazretleri, aynı zamanda zamanının manevî salahiyet sahibi bir mürşit de oldu. (K.S.)
|
EKLEMEK
İSTEDİKLERİNİZ VARSA AŞAĞIDAKİ "Yorum
Yaz"
kısmına ekleyebilirsiniz.
|