eğitim öğretim ile ilgili belgeler > Hikayelerden Seçmeler, Öyküler, Kısa Hikayeler

Magusa Limanı Hikâyesi

Mağusa limanının hamalı, Arap Ali olarak tanınan bu güçlü adamın hikâyesi unutulmaz bir öyküdür. Ali'nin esmer teni nedeniyle kendisine Arap lakabı takılmıştır. Genç yaşta evlenip bir çocuk sahibi olmuş olan Arap Ali, kaslı ve dayanıklı bir delikanlıdır. Her akşam işi bitiminde alışkanlık hâline getirdiği meyhaneye gider, günün yorgunluğunu atar ve ardından evine döner.

Bir gün yine meyhanenin yolunu tutar ve içeri girdiğinde İngiliz sömürgesine ait 7 Hint askerinin yarattığı kargaşayı görür. Bu askerler; meyhanede gürültü yapar, kahkaha atar ve saygısız tavırlar sergilerler.

Ali, bu askerlerin üzerine sert bir bakış atar. Hint askerleri, Ali'nin bakışlarından rahatsız olur ve ona saldırmaya kalkarlar. Ancak beklemedikleri bir şekilde Arap Ali, askerlerden birini yumruğuyla yere serer. Diğer askerler dayak yedikten sonra meyhaneden utanç içinde ayrılırlar. Bu olay, o gece hızla Kıbrıs geneline yayılır. Arkadaşları, Ali'ye artık bu bölgeden uzaklaşması gerektiğini söyler ancak Ali fikrini değiştirmez. Gitmesi gerekenin aslında bu saygısız askerler olduğunu söyler ve içkisine devam eder.

Ertesi gün Ali yine iş çıkışında aynı meyhaneye gider ve tüfeklerinde süngü takılı olan 7 Hint askeri onu beklemektedir. İçlerinden biri Ali'ye saldırır fakat Ali bu sefer de kendisini savunur. İlk askeri yumruğuyla yere indirir ancak geriye kalan altı askerin süngü darbelerine dayanamaz. Sonunda öfke dolu bir şekilde Ali'yi yumruğuyla yere serdiği yedinci asker, süngüsünü Ali'ye saplar. Ali hızla kan kaybetmeye başlar. Bu kez, 7 Hint askeri Ali'yi sürükleyerek Mağusa limanına götürür ve orada terk ederler. Olayı öğrenen Ali'nin eşi hemen limana gelir ve kanlar içinde yatan Ali'nin yanına gider. Ali'nin dudaklarından son sözler şunlar çıkar: "İskeleden çıktım yan basa basa, Mağusa'ya vardım kan kusa kusa. Mağusa limanı, limandır liman; beni öldüren de yoktur din iman." Ali bu sözlerin ardından hayatını kaybeder. Ali'nin eşi hüzünle şöyle der: "Uyan Ali'im uyan, uyanmaz oldun, yedi bıçak yarasına dayanamaz oldun." Bu etkileyici sözleri duyan çevre halkı, bu trajik hikâyeden esinlenerek bir türkü yaparlar.

Magusa Limanı Nerededir?

Mağusa Limanı, coğrafî konumu bakımından stratejik bir öneme sahip olan Kıbrıs'ın en kritik deniz limanlarından biri olarak kabul edilmektedir. Kıbrıs'ın tarihî ve siyasî ayrılığı yaşanmadan önce bu önemli liman, 1943 yılında tarih sahnesine çıkar.

Kıbrıs'ın coğrafî olarak ayrılmadan önceki dönemlerinde Mağusa Limanı, ada üzerindeki ticaretin ve deniz yollarının merkezi olarak büyük bir rol oynuyordu. O dönemlerde, bu liman Kıbrıs'ın önemli bir ekonomik canlılık merkezi olarak hizmet veriyor, ticaret gemileri ve denizcilik faaliyetleri için kritik bir durak noktası oluyordu.

Ancak tarih boyunca adanın kuzey ve güneyi arasındaki jeopolitik çatışmalar ve sonrasındaki bölünme, Mağusa Limanı'nın önemini farklı bir boyuta taşımıştır. Limanın ikiye bölünmüş bir Kıbrıs'ın stratejik bir parçası olarak rolü, ada üzerindeki siyasî ve ekonomik gelişmelerle birlikte sürekli değişmiştir.

Bugün Mağusa Limanı, hâlâ Kıbrıs'ın kuzey ve güneyini birbirine bağlayan bir nokta olarak tarihî ve jeopolitik önemini korumaktadır. Bu liman, adanın geçmişini ve geleceğini simgeliyor ve Kıbrıs'ın jeopolitik dinamiklerinde önemli bir rol oynamaya devam ediyor.

>>>TIKLAYIN<<<

“EĞİTİM ÖĞRETİM İLE İLGİLİ BELGELER ”
SAYFASINA GERİ DÖNMEK İÇİN

>>>TIKLAYIN<<<