Eğitim Öğretim İle İlgili Belgeler > Kitap Özetleri > Roman Özetleri

İNCİR AĞACI ÖZET KİTAP ÖZETİ ROMAN ÖZETİ

Yazarı: Edip İhsan

Romanda maddi sıkıntılar sonucunda, ifal edilen bir genç kızın hayatı ve bu durum karşısında cemiyetimizin ilgisiz ve tepkisiz kalması konu edilmiştir. İffet ve namus kavramlarının yitirilmesi bir cinayetin işlenmesini haklı çıkaracak bir gerekçe olması ana fikri etrafında kurgulanan romanın ana kahramanı Nihal’dir. Nihal küçük yaşta yetim ve öksüz kalmış babaannesi ve büyükbabası ile bir dönem rahat yaşamış, büyük babasının işten ayrılmak zorunda kalması sonucu hayatın bütün yükü omuzlarına binmiştir. Geçirdiği onca kötülüğe rağmen yüzündeki o büyük masumiyeti yitirmemiştir.

Nihal küçük yaşta dedesinin felç geçirmesiyle birlikte evin bütün sorumluluğunu üstlenir. Babaannesi yaşlı bir kadın olduğundan yaptığı işlerde verimli olamaz ve sadece Nihal’dir ve artık geçimi sağlamaya çalışan. Genç kızlık hevesiyle yeni aşklar peşinde olan Nihal’in kız arkadaşları Nihal’ide alarak dışarı çıkarlar. Nihal Nüzhet adlı bir gençle tanıştırılır ve çok çekingendir. Çünkü o hayatın koşturmacasıyla ve ailesine bakmakla yükümlü olduğundan aşkı, sevgiyi, sevgiliyi düşünecek bir durumda değildir. Bu ilk deneme hayatının yönünü değiştirecek, onu sonsuz bir çıkmaza götürecek derecede ehemmiyetlidir.

Nüzhet’le tanışmalarına rağmen çok fazla görüşemezler. Bir gece Nüzhet Nihal’i görmeye gelir. Nihal arka bahçelerindeki “İncir Ağacı” nın altında gençliğin verdiği heyecanla sonucunu düşünmeksizin kendini Nüzhet’e teslim eder.

Nüzhet’in isteteceğim bahaneleriyle Nihal’i aldatması sonucu, Nihal karnında bir çocuk taşıdığını ve yapacak bir şeyi olmadığını anlayınca çözümü ölümde arar. Bir gece havanın kasveti ve soğuğuyla karışık, kötü bir ruh haliyle evden kaçarak deli-divane sokaklarda dolaşır. Uyandığında bir çukura düştüğünü, ölümüne ramak kala bekçiler tarafından bulunup hastaneye getirildiğini ve çocuğunu düşürdüğünü söylerler.

Ve bu olay ardı arkası gelmeyen faciaların başlangıcı olacaktır. Nihal eve gittiğinde büyükannesi ve büyükbabasının taşındığını duyar. Yapacak hiçbir şeyi yoktur. Bir müddet arkadaşlarının yanında kaldıktan sonra sürekli kendisiyle birlikte olmak isteyen zengin bir tüccarın evinde kalmaya başlar. Sonra hakaret ve eziyetlere katlanamayıp evi terk eder. Yine bir müddet arkadaşlarında kalır ve bu sırada Ziya adlı bir beyle tanışır. Ziya, Nihal’i gerçekten çok sevmektedir. Ve bu sevgisini ispat etmek için pek çok yönteme başvurur. Nihal, Ziya’nın onunla bu kadar alakadar olması ve iyi niyeti karşısında birlikte yaşamaya başlar. Ziya bir müddet sonra Nihal’le evlenmek istediğini söyleyerek, Nihal’i ikna eder. Düğünlerine 2-3 gün kala bir kadın 2 çocuğuyla birlikte Nihal’i görmeye gelir. Ziya’nın karısı olduğunu ve Ziya’yı bu iki çocuğu babasız bırakmamak için terk etmesini aksi takdirde Ziya’nın kendisiyle iki gün içerisinde boşanacağını söyleyerek, Nihal’e yalvar yakar olur.

Nihal bu durumu öğrenir öğrenmez evi terk eder. Gidecek hiçbir yeri yoktur. Önceden kendisine evine gelmesini söyleyen Madam Konuşka’ya gitmekten başka çaresi yoktur. Ve giderde.

Madam Konuşka yaşadığı evin en güzel odasını Nihal’e vererek, odayı Nihal’in kendi zevkine göre en ağır, pahalı eşyalarla döşettirir. Amacı Nihal’e senet imzalatarak, ileride gitmesini engellemektir. Ve bu düşüncesinde muvaffak olur. Nihal ilk başlarda çok tedirgindir ama başka bir çaresi olmadığı içinde kalmak zorundadır. Bir gün evde çok büyük hazırlıklar yapıldığını ve çok önemli misafirler olduğu haberini duyar. Öyle ki Madam Konuşka dahi etrafta dört dönerek her şeyin mükemmel olması için uğraşmaktadır. Odasından aşağıya indiğinde kalabalığın arasına karışır.

Bülent Rana ile ilk defa karşılaşırlar ve Bülent Rana’yı Nihal oldukça etkilemiştir. Aradan zaman geçtikten sonra Madam Konuşka, Nihal’e Bülent Rana Bey’in onu odasında beklediğini ve biraz sert bir adam olduğundan suyuna gitmesini söyler Nihal’e. Nihal odaya çıkar ve Bülent Rana’nın kitaplığını karıştırır. Fransızca bir kitap görerek, Nihal’e küçümseyici bir tavırla Fransızca biliyor musun sorusunu yöneltmesi ve Nihal’in de ters tepki vermesi üzerine ortalık hayli karışır. Bülent Rana’nın gözü dönmüştür. Nihal’i oldukça kötü döver. Nihal’in yalvarmalarına (bilgi yelpazesi. com) aldırış etmeden sadist ruhunu tatmin etmeye çalışan Bülent Rana Nihal’i bayıltacak dereceye getirecek kadar dövdükten sonra çekip gider.

Nihal ancak birkaç gün sonra kendine gelebilmiştir. Ve kendine geldikten birkaç gün sonra yolda bir gün anneannesini görür. Daha sonra ona para gönderip yardım etmek istese de anneannesi bu haram parayı kabul etmeyeceğini, kendisini affettiğini söyler.

Anneannesinin ölüm haberini duyar. Büyükbabası da ölmüştür. Bu durumun, içine düştüğü bu çirkefin tek sorumlusu olarak Nüzhet’i görmektedir.

Bir gün Madam Konuşka bir gencin Nihal’i çağırdığını söyler. Nihal aşağıya indiğinde gözlerine inanamaz. Gelen Nüzhet’tir. Ona karşı büyük bir kin ve nefret duyarken, sitemini bakışlarıyla dile getirmeye çalışsa da Nüzhet bu duruma aldırış etmez. Çok iyi dostlarmış gibi sorular yöneltir. Nihal çılgına dönmüştür odasına giderek yerde bulduğu bir çakıyı yastığının altına saklar. Odaya Nüzhet’le geldiklerinde, Nüzhet oldukça sarhoştur. Ve sızmak üzeredir Nihal ona İncir Ağacını hatırladın mı diye sorarken, Nüzhet homurdanarak ne incir ağacı, uyumak istiyorum der.

Nihal’in içindeki fırtına dışını da etkiler. Bir saatlik uykusuna kıyamayan birine 19 yılımı, saadetimi, huzurumu verdim der. Ve elinin altındaki bıçağı düşünmeksizin, defalarca Nüzhet’in vücuduna saplar ve karakola giderek bu yaşananları, cinayetin asıl suçlusunu komisere anlatarak olayı noktalar.

>>>TIKLAYIN<<<

“KİTAP ÖZETLERİ ”
SAYFASINI GÖRMEK İSTERSENİZ

>>>TIKLAYIN<<<

“EĞİTİM ÖĞRETİM İLE İLGİLİ BELGELER ” SAYFASINA GERİ DÖNMEK İÇİN

>>>TIKLAYIN<<<

EKLEMEK İSTEDİKLERİNİZ VARSA AŞAĞIDAKİ "Yorum Yaz" kısmına ekleyebilirsiniz.