|
eğitim öğretim ile ilgili belgeler > konu anlatımlı dersler > Türkçe dersi ile ilgili konu anlatımlar > kelime türleri, sözcük türleri ile ilgili konu anlatımlar
BASİT ZARFLAR, ÖZELLİKLERİ (YAPISINA GÖRE ZARF ÇEŞİTLERİ) (KELİME TÜRLERİ) (TÜRKÇE DERSİ KONU ANLATIM)
Yapım eki almamış ya da bileşik bir sözcük durumunda olmayan, kök halinde olan zarflardır.
Örnekler:
çok, pek, dün, yukarı, tek, demin...
yarın, gece, geç, az, fazla, sık, iyi, çok, hiç, sabah, akşam, henüz...
Projeniz henüz hazır değil.
Ardından gelecek sorunları pek iyi hesaplayamamışsınız.
Yine yakmış yar mektubun ucunu.
Dün eve geç geldin.
Pek güzel bir bebekleri var.
Nadir rastlanan bir böcek türüdür.
Yapılarına Göre Zarflar (Basit-Türemiş-Birleşik Zarflar)
Fiillerin, fiilimsilerin, sıfatların ya da kendi türünden olan kelimelerin anlamlarını farklı yönlerden (yer-yön, zaman, durum, miktar, soru) etkileyen; onları belirten, derecelendiren kelimelere zarf (belirteç) denir. Cümlede zarfı bulabilmemiz için yükleme bazı sorular yöneltiriz. Bu sorular; nasıl, ne zaman, ne kadar, nereye, niçin, neden gibi sorulardır. Bu soruları yükleme sormamız önemli zira bu sorulardan bazıları sıfatı bulurken de yararlandığımız sorular. Sıfatı bulurken isme sorduğumuz soruları zarfı bulurken yükleme sormamız gereklidir. Sıfatlar isimlerle zarflar ise daha çok fiillerle ilgilidir.
Örnek:
· Güzel bir evde oturuyoruz. (Bu cümlede “güzel” kelimesi ismin önünde yer almış ve onu nitelemiştir. Bundan dolayı sıfattır.)
· Bu yalı çok güzel görünüyor. (Bu cümlede ise “güzel” sözcüğü herhangi bir ismin önünde yer almıyor. O hâlde sıfat değildir. Fiil olan yükleme “nasıl görünüyor?” sorusunu yönelttiğimizde “güzel” cevabını alıyoruz. Bu cümlede “güzel” sözcüğü zarf olarak kullanılmıştır.)
Basit Zarf:
Yapım eki almamış, kök hâlinde olan zarflardır.
· Çok güzel görünüyorsun. (Zarf olan kelimeler hiçbir yapım eki almadığından basit zarftır.)
Türemiş Zarf:
Yapım eki alarak türemiş olan zarflardır.
· Her konuya balık-la-ma atlama. (Yüklem “atlama” sözcüğü. “Nasıl atlama?” “Balıklama” Bu kelime zarftır. Zarfı yapısı bakımından incelediğimizde kelime kökü “balık”tır. Yapım eki alarak türemiş zarf olmuştur.)
Birleşik Zarflar:
Birden çok sözcükten oluşan zarflardır.
· Niçin gelmediğini şimdi anlıyorum. (Ne+için şeklinde olan sözcük ünlü düşmesi yaşayarak “niçin” şeklini almıştır. Aslında iki kelimeden oluşmaktadır. Aynı zamanda cümlede de zarf görevindedir. Bu zarfın yapısı birleşiktir. Birden fazla kelimeden oluşmuştur çünkü.)
ZARFLAR (BELİRTEÇLER) (ÖZET ANLATIM)
Fiillerin fiilimsilerin sıfatların ya da kendisi gibi zarf olan sözcüklerin anlamlarını “yer-yön, ölçü-miktar, durum, zaman ve soru” kavramlarıyla açıklayan sözcüklerdir.
1)DURUM ZARFLARI
Fiilleri veya fiilimsileri, nitelik, sebep, kesinlik, olasılık, yineleme, yaklaşıklık gibi anlamlarla belirten zarflardır.Fiile nasıl sorusunu sorarak buluruz.
*Manş denizini yüzerek geçti (N)
*Bu gece yıldızlar pırıl pırıl yanıyordu (N)
*Öfkeyle kalkan, zararla oturur.(N)
*Ağlamaktan göz pınarları kurudu (S)
*Tüm bu acılara onu sevdiği için katlanıyor(S)
*Seven bu gönül seni asla terk etmeyecek(K)
*Bahar rüzgarının şarkısı hiç susmaz burada (K)
*Şu an belki kuşlar bizim şarkımızı söylüyordur(O)
*Adana ‘ya geldiğinde herhalde bizimle kalır(O)
UYARI:Bazı durum zarflarını niteleme sıfatları ile karıştırmamak gerekir.
*Büyük insanlar her zaman büyük düşünür.
*Soğuk insanlara ben de soğuk davranırım
*İyi bir üniversiteyi kazanmak için sınavlara iyi çalışmalısın.
Yukarıdaki cümlelerde ilk altı çizili sözcük sıfat ikincisi ise zarftır.
2)YER-YÖN ZARFLARI (Nere(ye)?)
|
Fiilleri veya fiilimsileri yer-yön bakımından belirten zarflardır.
*Aşağı tükürsen sakal,yukarı tükürsen bıyık.
*Küçücük çocuğu hemen yukarı çıkardık.
*Odasının penceresinden içeri baktım.
*Biraz yürüdükten sonra geri dönmüş.
*Araba çok fazla ileri gitmiş.
*Az beri gelirsen arkadaşında oturur.
UYARI:Yer-yön zarfları çekim eki alırsa adlaşır.
*Işık,perdenin kenarından içeri sızıyordu.(Z)
*Işık,perdenin kenarından içeriye sızıyordu.(A)
UYARI:Bazı yer-yön zarflarını işaret sıfatları ile karıştırmamak gerekir.
*Aradığını yukarı katta bulamayınca yukarı çıkmış. (İlki sıfat, 2. si zarf)
*Aşağı mahallede gürültü olunca,apartman sakinleri aşağı inmiş. (İlki sıfat, 2. si zarf)
*İçeri zili çalınca öğrenciler içeri girdi. (İlki sıfat, 2. si zarf)
3)ZAMAN ZARFLARI (Ne zaman?)
Fiillerin veya fiilimsilerin anlamını zaman bakımından sınırlandıran sözcüklerdir.
*Onu daha önce hiç böyle görmemiştim.
*Mehtabı seyrederdik geceleyin buralarda.
*Bu akşam rüyamda Leyla’yı gördüm.
*Biz her gece uğultularını dinlerdik rüzgarların.
*Benim doğduğum köyleri geceleri eşkıyalar basardı.
*Bugün çalışan, yarın rahat eder.
UYARI: Bazı zaman anlamlı sözcükler belirtme durum ekini alırsa adlaşırlar.
*Bu akşam akşamı seyredeyim bakışlarında. (Altı çizili sözcük artık isimdir)
*Ne sabahı göreyim,ne sabah görüneyim. (Altı çizili sözcük artık isimdir)
4)ÖLÇÜ-MİKTAR ZARFLARI (Ne kadar)
Fiilleri, fiilimsileri, sıfatları veya kendisi gibi zarf olan sözcükleri ölçü-miktar bakımından sınırlandıran sözcüklerdir.
*Çok bilen çok yanılır.
*Sen burada biraz bekle.
*En güzel yıllarımı onun için harcadım. ( “en” bu cümlede sıfatın zarfıdır)
*Daha güzel bir dünya için çok çalışmalıyız. ( “daha” bu cümlede sıfatın zarfıdır)
*Sahilde fazla güneşlendiği için yanmış.
*Soruları çözerken daha dikkatli olmalısın. ( ”daha” bu cümlede “dikkatli olmak” birleşik fiilinin zarfıdır)
UYARI:Bazı nicelik zarflarını sayı sıfatları ile karıştırmamak gerekir.
*Çok insan bunu başarmak için çok çalışıyor.
*Fazla para insanı fazla rahatsız eder.
UYARI: “Daha” sözcüğü bir fiilin önünde olduğunda zaman zarfı, kendi gibi zarf olan bir sözcüğün önünde (bilgi yelpazesi.net) olduğunda ölçü-miktar zarfı olur.
*Daha iyi bir insanı bulabilmek için daha evlenmemiş. (İlki ölçü-miktar zarfı, ikincisi zaman zarfı)
*Bizimle daha sakin konuşuyordu. (ölçü-miktar zarfı)
*Eve daha gelmemiş. (Zaman zarfı)
5) SORU ZARFLARI
Fiilleri ya da fiilimsileri soru yoluyla açıklayan sözcüklerdir.
*Ne zaman bu hayaller bir gün gerçekleşecek?
*Neden böyle düşman görünürsünüz,
Yıllar yılı dost bildiğim aynalar?
*Bu viran yerde nasıl yaşıyorsunuz?
*Yolun bitmesine ne kadar kaldı?
*Ne zaman bir köy türküsü duysam,
Şairliğimden utanırım.”
*Niçin gökyüzü bu kadar mavi görünür?
*Neden saçların beyazlamış arkadaş?
UYARI: “Ne” soru sözcüğü cümle içinde soru sıfatı ve soru zamiri olarak kullanılacağı gibi soru zarfı da olabilir.
*O karanlık sularda ne gördün?(Zamir)
*Hiçbir şey olmamış gibi ne susuyorsun?(Zarf)
*Benimle ne konuda konuşacaksın?(Sıfat)
*Gel ecel,ne korkarsın sarı çehremden benim? (Zarf)
*Aşık dediğin Mecnun misali kördür,
Ne bilsin,alemde ne mevsimdir.(Zarf-zamir)
*Ne ağlarsın benim zülfü siyahım.(Zarf)
*Şu dünyada ben ne insanlar gördüm. (Sıfat)
UYARI: “Nasıl” soru sözcüğü bir ismi belirtirse soru sıfatı, fiil ya da fiilimsiyi belirtirse soru zarfı olur.
*Onun nasıl bir insan olduğunu nasıl anlayabilirim? (İlki sıfat, ikincisi zarf)
*Gurbette nasıl bir hayat sürdüğünü nasıl bilmiyorsun? (İlki sıfat, ikincisi zarf)
ZARFLAR VE ÖZELLİKLERİ İLE İLGİLİ UYARILAR
-Dilimizde kesinlik anlamı taşıyan “şüphesiz, elbette, mutlaka, asla, kuşkusuz” gibi sözcükler, bu anlamlarla eylemi pekiştirdiğinde kesinlik zarfı oluşturur.
Örnek:
Doğacaktır, elbet sana vadettiği günler Hakk’ın.
Benimle bir daha asla böyle konuşma!
Şüphesiz tüm söylenenleri anlıyor.
-Eylem ve eylemsilere tekrar anlamı veren, onların yinelendiğini gösteren “tekrar, bir daha, gene, sık sık, çoğu kez, arada bir, bazen, yine” gibi sözcükler yineleme zarfı yaratır.
Örnek:
Bu konuyu tekrar ele almalıyız.
Kar yine savrula savrula yağıyordu.
Çocuk ikide bir babasından para istiyor.
-Eyleme olasılık anlamı katan “belki, herhalde..” sözcükleri olasılık zarfı olarak adlandırılır.
Örnek:
Belki yarın, belki de yarından sonra gelir.
Herhalde toplantıda konuşulanları hiç dinlemedin.
-Eylemi zaman ve nicelik yönünden sınırlayan (bilgi yelpazesi.net) “artık, ancak, yalnız” sözcükleri sınırlama zarfı adını alır.
Örnek:
Artık bu sıkıntıya dayanamıyorum.
Bu işi ancak üç gün sonra bitirebilirim.
Beni yalnız sen anlarsın.
-Genellikle bir soruya karşılık olarak kullanılan “evet, hayır” sözcükleri onaylama zarfı adını alır.
Örnek:
- Kitap okur musun?
- Evet.
- Sen de gittin mi?
- Hayır.
SAYFASINA GERİ DÖNMEK İÇİN
>>>TIKLAYIN<<<
“TÜRKÇE DERSİ İLE İLGİLİ TEST SORULARI, SORULAR”
SAYFASINI GÖRMEK İSTERSENİZ
>>>TIKLAYIN<<<
“TÜRKÇE DERSİ İLE İLGİLİ YAZILI SORULARI”
SAYFASINI GÖRMEK İSTERSENİZ
>>>TIKLAYIN<<<
|