|
Eğitim Öğretim İle İlgili Yazılar, Çalışmalar, Belgeler > Şiir Koleksiyonu, Şiir Antolojisi > Mehmet Akif Ersoy’un Şiirlerinden Seçmeler, Safahat Şiirleri
BİR ARİZA ŞİİRİ (SAFAHAT ŞİİRLERİ) (MEHMET AKİF ERSOYUN ŞİİRLERİNDEN SEÇMELER)
Ey bad-i saba, uğrayacaksın ya şimale?
Bilmem, bir işim var, sana etsem mi havale?
Vakta ki sekiz yüz mili bir nefhada geçtin;
Vakta ki bizim yerleri rü'ya gibi seçtin;
Dikkatle bakın: Marmara'nın göğsüne yatmış,
Sırtındaki örtüyse bütün zümrüde batmış,
Bir, Heybeli, derler - bileceksin - ada vardır,
Etrafı da az çok ona benzer adalardır
Gördün ya ? Evet. Şimdi bu sahilde biraz dur;
Herkes gibi Abbas Paşa'nın köşküne başvur.
Sen yolcu adamsın, bakan olmaz ki kusura
Arz ettirerek ismini, çıktın mı Huzura,
Hilvanlıların hepsinin ihlasını, ilkin,
Bir bir sayıver. Bitti mi defter, de ki:
Lakin ,
|
Mevzun düşürür saçmayı bir saçma adam var,
Manzum sayıklar gibi manzume sayıklar!
Zannım, mütekaaid şuaradan olacak ki:
Hiçbir yenilik yok, herifin her şeyi eski.
Hala ne sakaldan geçebilmiş, ne bıyıktan;
Asarı da memnun görünür köhne kılıktan.
Hicri, kameri ayları ezber sayar amma,
Yirminci asır zihnine sığmaz ne muamma!
Ma'müre-i dünyayı dolaştıysa da, yer yer,
Son son, Hadi sen, kumda biraz oyna! demişler.
Yahu! Sorunuz bir: Bakalım takati var mı?
Kaynarken adam oynamak ister mi? Sarar mı?
Ey Heybeli iklimine kıştan çekilenler,
Ey Afrika tenımüzunu efsane bilenler!
Ey yağ gibi üç çifte kayıklarla kayanlar,
Ey Maltepe'den Pendik'! bir hamle sayanlar!
Ey çamların altında serilmiş, uzananlar!
Ey her nefes aldıkça ömürler kazananlar!
Siz, camları örter, sakınırken cereyandan;
Biz bodruma sarkar da kaçarken galeyandan!
Siz, mercanın a’lasını attıkça şişerken;
Biz, kumda çirozlar gibi piştikçe pişerken!
Siz, Marmara afakını dürbünle süzerken;
Biz, poyrazı görsek diye, damlarda gezerken!
Siz, yelkeni açmış, suyun üstünden akarken;
Biz küplere binmiş, size hasretle bakarken!
İnsaf ediniz: Kopmayacak şey mi kıyamet ?
Elbette kopar. Dinle Paşam, ceddine rahmet:
Ben Heybeli'den vazgeçerim şimdilik, ancak,
Üç beş gün için pek hoş olur Remle'de kalmak.
|
|