|
Eğitim Öğretim İle İlgili Yazılar, Çalışmalar, Belgeler > Şiir Koleksiyonu, Şiir Antolojisi > Mehmet Akif Ersoy’un Şiirlerinden Seçmeler, Safahat Şiirleri
CANAN YURDU ŞİİRİ (SAFAHAT ŞİİRLERİ) (MEHMET AKİF ERSOYUN ŞİİRLERİNDEN SEÇMELER)
Eyvah, ıssız diyar-ı dilber
Her hatvesi bir mezar-ı muğber!
Uçmuş da bakındığım terane,
Kalmış sessiz bir aşiyane.
Yer yer medfun durur emeller
Guya ki kıyam-ı h asri bekler!
Ya Rab! Niye böyle bir yığın hak
Olmuş yatıyor o buk'a-i pak?
Ya Rab, ne için o lem'a nabud?
Ya Rab, ne için bu saye memdud?
Ya Rab, ne demek harim-i canan
Üstünde bu perde perde hicran?
Lakin görünen kimin hayali?
Canan gibi tıpkı yal ü bali
Gisu-yi siyah-ı tarumarı,
Altında cebin-i lem'a-darı,
Zulmetler içinde subh-i mahmur;
Ya gözbebeğinde nazra-i nur;
Ya ebr-i bahar içinde cevval
Baran şeklinde dürr-i seyyal;
Ya sinede her zaman coşan yad,
Ya kayd-ı bedende ruh-i azad.
Ey tayf-ı nigeh-firibi yarın,
Olmaz mı bir an için kararın?
Heyhat, serab-ı şavka döndün
|
Karşımda parıldamanla söndün!
Kimden sorayım ki nerde dilber?
Makber gibi samt içinde her yer.
Canan! Canan!.. Dedim, arandım
"Bir aks-i nida" dedikçe, yandım!
Ya Rab, neye hem sağır, hem ebkem,
Dağlar, dereler, bütün şu alem?
Ey sevdiğimin sevimli yurdu,
Halin, bana şimdi pek dokundu!
Aç sineni; yad-ı nükhetinden
Bir şemmeye kailim bugün ben.
Bir vakt o şemim-i naz-perver
Ta subha kadar yanımda bekler,
– Ümmide verip beka sabuhu–
Sermest-i safa ederdi ruhu.
Heyhat o nesim-i saf şimdi
Nazan, nazan semaya gitti.
Ey lane-i tarumar söyle,
Canan sana artık inmiyor mu?
Ey matem -i payidar söyle,
Sahandaki nevha dinmiyor mu?
Ey ebr-i Sema-güzin-i seyyar,
Yadında mıdır o nazb reftar?
Ey darbe-i bada karşı, ra'şan,
İnşad-ı enin eden nihalan!
Bir şi'r-i revan olup da canan,
Geçmez mi bu gölgeden hıraman?
Ey dilber-i mihriban, zuhur et!
Ömrüm gibi ansızın mürur et!
Ya kalb-i fezaya bir hutur et:
Afakımı lem'a lem'a nur et.
Bin nevha-i can içimde pür-cuş ,
Geldim bu garib yurda, medhuş.
Feryadımı yok mu eyliyen guş?
Ya Rab, bu nasıl cihan-ı hamuş:
Bir "yok!" diyecek sada da yokmuş!..
|
|