Eğitim Öğretim İle İlgili Belgeler > Tiyatro Oyunları, Skeçler, Piyesler, Oratoryolar, Rondlar, Monologlar, Dramalar, Canlandırmalar

EĞRİ ÇOMAĞIN GÖLGESİ DOĞRU OLMAZ (TİYATRO OYUNLARI, SKEÇLER, PİYESLER, ORATORYOLAR, RONDLAR, MONOLOGLAR, DRAMALAR, CANLANDIRMALAR, METİNLER)

BABA-Hanım, nerede kaldı bu çocuklar?

ANNE-Ne bileyim bey. Bunların ne yaptıklara belli değil ki!..

BABA-Ne olacak bunların bu hali hanım?

ANNE-VAllahi bey bende çok üzülüyorum. Sanki birbirlerine düşman gibiler.

BABA-Ömrümün son günlerinde şunların el ele verip dayanışma içinde olduklarını bir görebilseydim. Sende üç oğlumuzun kardeş, kardeş yaşamalarını, birbirlerinin yardımına koşmalarını istemez miydin?

ANNE-İstemez miydim bey!..Ana yüreği. Evlatlarının bu halde olmalarına nasıl dayansın?

BABA-Peki bunları nasıl bir araya getireceğiz hanım? nasıl birbirlerini sevecekler bunlar?

ANNE-Bilmem ne yapsak ki!..

BABA-Bir şeyler yapmalıyız. Bak bayram gününde bile birisi dahi ziyaretimize gelmedi.

ANNE-Biz nerede hata yaptık acaba?

BABA-Nerede hata yapmadık ki hanım!.. Nerede hata yapmadık ki!..

ANNE-Doğru onları kendi hallerine bıraktık, ihmal ettik. Gereği gibi ilgilenmedik.

BABA-Gelişimlerini zamana bırakmak yerine, üzerlerine titreseydik karakterleri bugün künden daha iyi olurdu.

ANNE-Bir baltaya sap olsunlar, kimseye muhtaç olmasınlar da nasıl olurlarsa olsunlar düşüncesi onları bu hale getirdi.

BABA-Keşke “okuyup büyük adam olun, büyük adam olmak için sürekli çalışmak, hep bilgi yönünden gelişmek gerekir” demek yerine...

ANNE-Önce insan olmak gerek deseydik dimi?

BABA-Yaa, ya!..

ANNE-Her akşam bir evrensel değer hakkında sohbet etseydik.

BABA-Anne, baba sevgisini yeterince işleseydik.

ANNE-Yalanın kötülüğünü sözle anlatmak yerine, şakayla bile olsa yalan söylemeyerek örnek olsaydık...

BABA-Kardeşlik duygularını pekiştirmek için, onları kıyaslayarak yarış havasına soktuk hep.

ANNE-Oysa, herkesi kendisiyle kıyaslamalıydık. Bir birlerine hediye almalarını sağlayarak fedakarlık duygularını geliştirseydik.

BABA-Hata yaptıklarında kızmak asla doğru değildi. O hatalarından ders almalarını sağlasaydık... Biz ne yaptık? Vazoyu kırdıkların da, sakarlıkla. Zayıf not aldıklarında, tembellikle. İstediğimiz bir şeyi ihmal ettiklerinde, saygısızlıkla suçladık onları...Onları suçlamak yerine, suça iten sebepleri öğrenip çocukla uğraşmadan o sebebi ortadan kaldırmayı deneseydik.

ANNE-Kitap oku demeseydik, beraber oturup kitap okusaydık mesela.

BABA-İnsanlara küfür etme demek yerine, insanlara güzel söz söyle deseydik ve asla çocuklarımız bizim ağzımızdan kötü söz duymasaydı.

ANNE-Doğru çok doğru...İhmal ettik şimdi ektiklerimizi biçiyoruz. O kadarcık emek ancak bu kadar mahsul verir.

BABA-Yabi ya!.. Güvercin yumurtasından, akrep çıkmaz demiş atalarımız. Ooof, of! Keşke, keşke, keşke...

ANNE-Neyse bey. Anlaşılan bu bayramı da onlarsız geçireceğiz. bari öldüğümüzde cenazemize gelseler.

BABA-Atalarımız boşuna dememişler, “ eğri çomağın gölgesi, düz olmaz.” Hadi hanım sokağa çıkalım da etraftaki çocuklara şeker dağıtalım...

SON