|
Eğitim Öğretim İle İlgili Belgeler > Tiyatro Oyunları, Skeçler, Piyesler, Oratoryolar, Rondlar, Monologlar, Dramalar, Canlandırmalar
ORMAN SEVGİSİ VE ATATÜRK (KISA PİYES) (TİYATRO OYUNLARI, SKEÇLER, PİYESLER, ORATORYOLAR, RONDLAR, MONOLOGLAR, DRAMALAR, CANLANDIRMALAR)
1.Perde
İlk perde öğretmenin sınıfa girmesiyle başlar.Yazı tahtasının önü sahne olarak kabul edilir. Birkaç sıra ve masa buraya indirilir.
Öğretmen __ Günaydın çocuklar.
Öğrenciler __ Günaydın öğretmenim.
Öğretmen __ Bugün sınıfımızda bir misafirimiz var arkadaşlar. Sizleri Ahmet Bey ile tanıştırmak istiyorum. Ahmet Bey bugün hepinize bir hediye vermek için burada.
Ahmet Bey__ Merhaba çocuklar.
Öğrenciler__ Hoş geldiniz
Öğretmen__ Hepinizin yüzündeki şaşkın ifadeyi anlıyorum fakat birazdan alacağınız hediyeler ve vereceğim haberle bu şaşkın gözler ışıl ışıl gülecekler.
Can__ Öğretmenim hediyemizi çok merak ediyorum.
Aslı__ Öğretmenim ben hediyemizi tahmin ediyorum.
Öğretmen__ Öyle mi, söyle bakalım Aslı’cığım hediyeniz neymiş?
Aslı__ Bence Ahmet amca bize kalem, defter hediye edecek.
Merve__ Bence de kitap hediye edecek.
Öğretmen__ Yanıldınız çocuklar, durun size biraz ipucu vereyim. Size verilecek hediye insan yaşamı için çok önemli.
Nevin__ Öğretmenim bir ipucu daha verseniz.
Öğretmen__ O da sizin gibi canlı, ilgiyle, sevgiyle büyüyor.
Hakan__ Bir hayvan olabilir mi?
Öğretmen__ Hayır bir hayvan değil. Sağlığımız için onun varlığı çok önemlidir, onun sayesinde bol miktarda oksijen alırız.
Can__ Buldum! Öğretmenim cevap ağaç mı, yani fidan mı?
Öğretmen__ Tebrik ederim Can doğru cevap.
Can__ Yaşasın!
Öğretmen __ Peki çocuklar, ağaçların faydalarından bir kaçını ben söyledim, diğerlerini de siz söyleyin de alacağınız hediyeyi hak edin.
Nevin__ Ormanlar bir sürü hayvanın evidir.
Özgür__ Ağaçlar toprağa kök salarak toprağın kaymasını yani erozyonu önler.
Merve__ Bizim işimize en çok yarayan şeyler ağaçlardan yapılır. Kalem, sıra, masa gibi
Kerem__ Ormana pikniğe gideriz öğretmenim. Hem bol bol temiz hava alırız hem de çok eğleniriz.
Öğretmen__ Aferin size çocuklar. Ağaçların ve ormanların bizim için önemini kavramışsınız. Şimdi Ahmet amcanız size hediyelerinizi verebilir. Bu fidanlar da sizinle birlikte büyüyecek ve sizin gibi faydalı olacaklar.
Özgür__ Öğretmenim peki bu fidanları nereye dikeceğiz?
Öğretmen__ Güzel bir soru. 2. sürprizimi de açıklamanın zamanı geldi galiba. Bu güzel fidanları dikmek için yarın hep birlikte Atatürk Orman Çiftliği’ne gideceğiz.
Öğrenciler__ Yaşasın!
|
Öğretmen__ Yalnız çocuklar, çok kalabalık bir sınıfız, bu yüzden sizi gruplara ayıracağım ve her grup farklı bir öğretmen eşliğinde çiftliğe gidecek. Benim grubumdaki öğrenciler: Kerem, Aslı, Merve, Hakan, Can, Özgür, Nevin. Diğer gruptaki arkadaşlara söylüyorum. Öğretmenlerinizi üzmüyorsunuz.
Öğretmen__ Sahi, Ahmet amcanıza teşekkür ettiniz mi?
Öğrenciler__ Teşekkür ederiz.
Ahmet Bey__ Ben teşekkür ederim çocuklar. Ulu önder Atatürk’ün ağaçlandırdığı o kurak araziye benim içinde bir fidan dikmeniz beni onurlandırır.
2. Perde
Bu perde de 8- M sınıfı, Atatürk Orman Çiftliği’ndedir. Yazı tahtasının önündeki sıra ve masalar kaldırılır.Buranın orman olduğu düşünülür.
Öğretmen__ Arkadaşlar Ulu Önder Atatürk, bu çiftliği almadan önce burası kurak bir araziymiş. Atatürk 1925 yılında kendi aylığıyla ödeyerek bu çiftliği satın almış ve buraya bir çiftlik evi yaptırmış.Ankara’ nn yeşile gereksinimini bilen Atatürk burayı yeşillendirmeye karar vermiş. Çok kişi aman Atam bu kurak arazide ot bile bitmez demiş fakat Atatürk kararından vazgeçmemiş. “ Bunlar tutarsa, Ankara’nın yaz, kış yeşil duracak bir tabiat zenginliği olacak.”demiş. İlk fideyi elleriyle dikmiş. Fidanların devamı gelmiş, bu gördüğünüz ormana kavuşmuş Ankara. Şimdi sizin fidanlarınızda sizinle birlikte büyüyüp yeşerecek. Atatürk “ Ormansız bir yurt vatan değildir.” “Yeşil görmeyen gözler renk zevkinden mahrumdur.” Demiş.
Çankaya Köşkü’nden meclis binasına giderken o günün Ankara’sında yol kenarında bir tek iğde ağacı varmış. Atatürk her oradan geçişinde ağaca bakar adeta onu selamlarmış. Bir gün yine ordan geçerken ağacı yerinde görememiş. Otomobilinden inip orada yol yapımında çalışan işçilere ağacı sormuş.Onlarda yolu daralttığı için iğde ağacını kestiklerini söylemişler.Atatürk bunun üzerine çok üzülmüş hatta ağlamış.
Can__ Atamız ağaçları çok seviyormuş öğretmenim.
Nevin__ Öğretmenim bence Atatürk bize cumhuriyeti emanet ettiği gibi bütün ormanları da emanet etmiş.
Öğretmen__ Arkadaşınız doğru söylüyor çocuklar sizin bir emanetinizde ormanlarımız. Ormanlarımıza zarar vermeyelim onları koruyalım. Geçen gün sınıfta konuştuklarımızı hatırlayın. Bizim için ormanlarımız ne kadar önemli.
Özgür__ Öğretmenim geçen hafta ailemle pikniğe gittim yanımızda bir aile vardı, onlarda bizim gibi çok eğlendiler fakat giderken çöplerini toplamayıp ormanda bıraktılar.
Öğretmen__ Çok yanlış bir davranış bu. Çocuklar bir plastik bardağın bile toprağa karışıp kaybolması milyonlarca yıl alıyor. Peki o ailenin tutumu karşısında siz ne yaptınız Özgür?
Özgür__ Onların çöplerini de toplayıp attık öğretmenim.
Öğretmen__ Size yakışanda bu zaten.
Aslı__ Bazıları da ormanda ateş yakıyorlar, yüzlerce dönüm ormanımız bu yüzden göz göre göre yanmadı mı?
Merve__ Geçen gün babam anlattı, bazıları ormanları bilerek yakıp tarım için arazi açıyormuş. İnanamadım doğrusu.
Öğretmen __ Baban doğru söylemiş Merveciğim, böyle insanlar ne yazık ki var. Fakat bilmiyorlar, her ağaçla birlikte kendilerine de zarar veriyorlar.
Hakan__ Öğretmenim artık fidanlarımızı dikebilir miyiz?
Kerem__ Benim iki fidanım var. İkisini de dikebilir miyim?
Öğretmen__ Tamam Hakan’cığım fidanlarımızı dikmeye başlayalım, herkes istediği kadar dikebilir. Unutmayın ki her fidan (bilgi yelpazesi.net) insanlığa faydası dokunacak birer canlı.
Can__ Öğretmenim Atatürk’ün fidan dikerken çekilmiş bir fotoğrafı var mıdır?
Öğretmen__ İyi ki hatırlattın Can, neredeyse unutuyordum evet böyle bir fotoğraf var. Okula döndüğümüzde göstereyim. Haydi şimdi kollarınızı sıvayın, iş başına!
Öğrenciler__ Yaşasın!
Öğretmen__ Emin olun çocuklar Ulu Önder Atatürk sizi görseydi sizinle gurur duyardı. Türk milleti sizin gibi gençlerin omuzlarında yükselecek ve hak ettiği değeri bulacak.
|
|