|
eğitim öğretim ile ilgili belgeler > tiyatro oyunları, skeçler, piyesler, oratoryolar
VESVESE - EVHAM (TİYATRO OYUNLARI, SKEÇLER, PİYESLER, ORATORYOLAR)
ŞAHISLAR: ZİŞAN,FEHİMAN,GÜZİN,FİKRET,ZUHAL,FERİHA.
Zuhal:Olmuyor Zişan Abla,neredeyse namaz kılmayayım diyorum.
Zişan: Zuhal bu huyunu terk etme yollarını ara. Namaz kılmamak ne demek?
Zuhal:Ne yapayım? Her yolu deniyorum. Abdeste kalktığım zaman “Bu kez bir defa alıp bir daha tekrarlamayacağım.” diye ant içiyorum ama yine ‘acabalarla’ tekrar lavaboya gidiyorum. Kendimi sürekli abdestsiz,ne kadar temizlensem de pasaklı sanıyorum.
Zişan:Tabi böyle olunca da çok sıkıntı çekiyorsun.
Zuhal:Sıkıntı da söz mü Zişan Abla,mahvoluyorum.Her abdest bir işkence benim için.Üstelik defalarca almama rağmen abdestimin olmadığını düşünerek,bu defada namazımı kılmak istemiyorum.
Fehiman:Biliyorsun Zuhal Abla,vesvese şeytandan. ‘Euzu Besmele’ çek ve yapılması gereken işlerini aksatma.
Zuhal:Nerdeee? Bu sabah namaza kalktım,abdest alıp,başımı örttüm. “Aa başımı meshetmedim galiba” diye tekrar lavaboya döndüm,abdest aldım.Tam namaza duracağım,bu defa da “Acaba kollarımı dirseklere kadar yıkadım mı?” diye düşünmeye başladım, (bilgi yelpazesi.net) bir daha abdest aldım. Sonra “Elbiseme su sıçratıp kirlettim, acaba namazım düşmeyecek mi?” diye huzursuz oldum.
Fehiman:Zuhal Abla bu vesveselere dayanmak ne kadar zor.
Zuhal: Hiç sorma,namaz kılmak bir işkence oldu. Bu yüzden kaç vakit kılmadım biliyor musun?
Zişan:Zuhal sürekli vesveseye düşüyorsan o senin huyun demek ki. Kararlı ol,bir kez abdest alıp kıl namazını.
Zuhal:İçime sinmiyor ki. Seccadeye tertemiz durulmalı.
Zişan:Haklısın,Allah bizden temizlenmemizi ister. Fakat evvela neyi temizlememizi ister,onu bil.
Zuhal:Biliyorum,bilmem mi? Önce kalp temizliği gerek.
Fehiman:İyi ya Zuhal Abla, ‘Euzu Besmele’ çektin mi şeytan gider,kalbin temizlenir,sen de rahatlarsın.
Zuhal:Olmuyor Fehiman.
Zişan:Bu hastalık sende yeni başladı Zuhal.
Zuhal: Ya ya,biraz vardı da namaz kılalı iyice çoğaldı. Önceleri sadece arada bir abdest alırdım, onda da “İyi alamadım.” diye düşünürdüm.Ama sonraları namaz söz konusu olunca bu düşüncelerim iyice sıkıntı olmaya başladı.
Zişan:Gördün mü Fehiman,şeytan güzel işlere nasıl karışıyor,onları engelliyor.
Zuhal:Amaan ne şeytanı,kendi huyum.
Fehiman:Öyle olur mu? O sandalet ayakkabılarla saatlerce sokaklarda dolaşıp,yüzlerce insanın girip çıktığı otobüslere biniyorsun.Eve döndüğünde,lavaboda temizlendikten sonra yine aklına “Acaba pis mi kaldım?” diye bir düşünce geliyor mu?
Zişan:Evet,söz konusu namaz olunca her zaman engeller çıkıyor.
Zuhal:Bunu düşünmemiştim Fehiman. Ama benim hassasiyetim Allah’ın huzurunda durmam söz konusu olunca ön plana çıkıyor.
Zişan:Hassasiyetin değil,vesvesen. Allah senden namaz kılmak için abdest alıp kıbleye yönelmeni istiyor. Secde ettiğin yer toprak bile olabilir.
Fehiman:Biz kendi fantezilerimizle temizlik türleri,namaz kılmak için aletler icat ediyoruz.
Zuhal:Evet,sanki seccade olmazsa günaha gireceğiz.
Zişan:Bize düşen Allah’ın razı olacağı amelleri yapmaya azmetmek,ondan sonra da emrolunduğumuz gibi dosdoğru olmak. Şeytan ortaya çıkınca da onu yenmek.
Zuhal:İşin kötüsü Zişan Abla,şeytan nerede işe karışıyor anlayamıyorum.
Fehiman:Allah’ın istediği,seninde azmettiğin hangi müsait işe engeller çıkıyorsa orada Vildan Abla.
Zişan:Evet doğru. Hem bu vesveselerin,evhamlarınla hayatı kendine de etrafındakilere de çekilmez kılıyorsun.
Zuhal:Aşkolsun Zişan Abla,sana ne zararım var?
Zişan:Daha ne olsun? Bak şuracıkta bir iki saat oturacağız,bebeğin sakin uyuyor,on defa kalktın çocuğu kontrol ettin.
Zuhal:Terlemiş mi diye baktım.
Zişan:İkinci defa ne için baktın?
Zuhal:Belki üstü açılmıştır.
Fehiman:Halbuki biliyorsun üstünü açmaz,sakin bir çocuk. Peki Zuhal Ablacığım,üçüncü kez neden kalktın?
Zuhal:Ne bileyim,döner düşer mi diye baktım.
Fehiman: (Şakacı) Hadi,dördüncü kalkışını da söyle.
Zuhal:Ay elimde değil,hep bir şey olacak sanıyorum.
Zişan:Oluyor da zaten. Sen böyle davrandıkça çocuğunun başına gelenler çoğalıyor.
Zuhal:Evet,herkesin çocuğu güler oynarken benim ki hastalanıp ağlıyor.
Zişan:Sende bu evham varken daha çok ağlatırsın. Hem herkesin çocuğunun hastalanmadığını kim söyledi sana?
Fehiman:Zuhal Abla,sanıyorsun ki sen iyi bakınca hastalanmaz.
Zuhal:Tabii,doğrusu da o Fehiman.
Zişan:Ooo Zuhal,demek senin koruyup kollaman bebeğine şifa kaynağı.
Zuhal:O kadarını biliyorum Zişan Abla. Fakat yine bu huyumu değiştiremiyorum. Sanıyorum ki ben olmazsam çocuğa bir şeyler olacak.
Fehiman:Sanmıyorsun Zuhal,vehmediyorsun.
|
(ZİL SESİ)
Fehiman: Galiba Feriha Teyze.
Zişan:Yine çok gecikti. Kim bilir o hangi vesveselerinin,evhamlarının elinde yoruldu.
(KAPIYI AÇAR)
Fehiman:Buyurun Feriha Teyze,hoş geldiniz.
Feriha:Hoş bulduk kızım,Zuhal de burada mı?
Fehiman:Zuhal Abla çoktan geldi,çay için seni bekliyoruz.
Feriha:Selamun aleyküm arkadaşlar.
Zişan:Aleyküm selam Feriha,hoş geldin. Nerede kaldın? Yine geciktin.
Feriha:Evden çıktım,tam yolu yarıladım,kapıyı kilitledim mi,kilitlemedim mi diye vesvese ettim, baktım olmayacak geri döndüm.
Zuhal: (Gülerek) Ayy Zişan Abla,nasıl bildin ama.
Feriha: Tahmin etmiştir yine,biliyor huyumu. Nasılsın Zuhalciğim?
Zuhal: (Gülerek) Vesveseliyim Feriha Abla,sen nasılsın?
Feriha: (Gülerek) Ben de vesveseliyim. Eee daha daha nasılsın?
Zuhal:Evhamlıyım Feriha Abla.
Feriha:İyi iyi. Beni de çok görmüyorsun ki benden öğrenesin bu huyları. Sen gençsin,bırak bırak hiç iyi değil,herkesi de üzersin.
Zuhal:Üzmek ne kelime,gülmeleri bile bana batıyor.
Feriha: (Gülerek) Hıı sen hep evhamlarınla,vesveselerinle sıkıntılı ve yorgunsun ya ondan.
Zuhal: Evet ya,şöyle arkama dayanıpta rahat oturamam bile.
Feriha:Halbuki olacakların önüne geçemeyiz.
Zuhal: Tedbirsiz de olamam ki Feriha Abla.
Zişan:Haklısın da Zuhal,sizin yaptığınız ne tedbir ne de mesuliyet duygusu. Bu bir hastalık. Dikkatli olmazsanız size ve muhitinize kötü tesir edip hepinizi neşesiz,cansız yapar.
Feriha&Zuhal: Haklısın,evet.
(FON)
Güzin: Abla bu anlaşmayı yaptık ama yanlış mı oldu acaba?
Fehiman: Hangisini? Şu arkadaşlarınla kitap okuma işini mi? Asr-ı Saadeti?
Güzin: Evet,beş cilt birden nasıl okuyacağız?
Fehiman:Eline kitabı alıp kapağını açacaksın,öylece başlayacaksın. Yanlış olduğunu neden düşündün?
Güzin:Ne bileyim,hepimiz kursa gidiyoruz,dersler var. Hani insan diyor ki böyle yoğun olursak kitap okumaktan soğuyabilir miyiz?
Fehiman: Ama süreniz çok fazla,altı aylık programınız var değil mi?
Güzin:Evet.
Fehiman:Okumaya başladığında çok zevkli geçecek. O kitaptaki bilgiler öylede ihtiyaç ki.
(TELEFON ÇALAR) (AHİZEYİ KALDIRMA SESİ)
Güzin: Aloo...Aleyküm selam...İyiyim Güler. Sen nasılsın?....Yaa? Bak biz de aynı şeyleri konuşuyorduk.... Desene sen de benim gibisin....Demek annen öyle söylüyor....Aaa ablanda mı?... Halime’nin annesi de mi?.....Yanlış mı yaptık acaba?....Ayy nasıl vazgeçelim? Karar verdik bir defa.... Demek baban da.....Üstelik kızdı.... Hay Allah canım sıkıldı,biz de iyi bir şey yapacağız diye sevinmiştik. Söyle bakalım,ne yapalım şimdi?....Tamam,Esra’yla bir konuşayım..... İyice allak bullak ettin.
(TELEFONU KAPATIR)
Fehiman:Engel çıkarıyorlar değil mi?
Fikret:Taş koyuyorlar taş,kıskandılar.
Güzin: Fikret, sen ne zaman geldin?
Fikret:Yeni geldim,sizi dinledim. Ne zor gösteriyorlar güzel ve zevkli bir programı..
Güzin: Sizce de yanlış mı yaptığımız?
Fehiman: Desene,Güler’de yanlış yaptığına dair bir kanaat oluşmuş bile.
Güzin:Bana da artık öyle geliyor abla. İnsan güzel iş yapayım derken kötü de yapabiliyor.
Fikret:Abla sen de çok safsın. Herkesin lafına kanıyorsun.
Güzin: Öyle deme Fikret. Güler’in babası diyormuş ki; “ Bu yaşta bu kitap okunur mu? Dinden nefret edersiniz.”
Fikret: (Alaylı) Kendisi de onu mu okumuş yoksa? Peki annesi ve ablası ne diyorlarmış?
Güzin: “Kızım senin en güzel yaşın. Bu yaşta pinekleyip kitap mı okunurmuş? Eğlen,top oyna, hopla, zıpla”....
Fehiman: Zavallıların ömürleri yasla geçiyor ya hiç eğlenemiyorlar. Halime’nin annesi de mi istemiyormuş?
Güzin:İstiyormuş da,O da “Kızım,bak çok gençsiniz, sizin gülecek,eğlenecek zamanınız. Hem kafanızı tatilde iyice dinlendirin ki seneye sınav var,mecbur gece gündüz çalışacaksınız.” Diyormuş.
Fehiman:Ben de sanırdım ki vesveseyi yalnız şeytan verir.
Fikret:Ellezi yüvesvisü fisüdürinnas[S1][S1]. Minel cinneti vennas.
Fehiman:Ya Fikret haklısın. Bak sen okuyan,bilgili biri olduğun için bu yanlışı fark ettin. Onlar okuyup da bilginin gücüne ulaşmadıkları için şeytani vesveselere kapılıyorlar.
Fikret:Evet ya şunlara bak. Böyle güzel bir programı elbirliğiyle bozmaya azmetmişler sanki. Dinleme onları Güzin Abla.
Fehiman:Fikret biraz saygılı konuş.Güzin haklı Fikret,şeytan güzelliklere karşı hiç boş durmuyor. Bunda yapamayacak bir şey yok. Üstelik yapabilmeniz için tüm şartlar hazır.
Fikret:De ki onlara Güzin Abla, “Biz geri zekalı değiliz ki bu kitabı anlamayalım. Tembel değiliz ki bize zor gelsin. Gençliğimizde zaten bizim en büyük avantajımız.” Ve de ki, “Vesvesecilerin şerrinden Allah’a sığınırım.”
Güzin:He vallaha,bize hiç demiyorlar ki; “Nasıl kazanasınız üniversiteyi,girmeyin.” Halbuki binde bir girebilme ihtimali var. Yine de herkes her yandan “hadi” diyor. “Dinimizi öğrenelim” dersek de ne mazeret çıkaracaklarını bilemiyorlar.
|
>>>TIKLAYIN<<<
|