|
Eğitim Öğretim İle İlgili Belgeler > Yazarların Şairlerin Hayatı Kitapları Eserleri
HÜSEYİN RAHMİ GÜRPINAR’IN HAYATI, KİTAPLARI, SANATI, ESERLERİ, EDEBİ KİŞİLİĞİ (2) (YAZARLARIN VE ŞAİRLERİN HAYATLARI, KİTAPLARI)
1864 yılında İstanbul’da doğdu. Babası Said Paşa adında bir subaydı. Annesini üç yaşında kaybetti. Çocukluğu teyzesinin yanında geçti. Mülkiye mektebinde okudu. Kısa bir zaman memurluk yaptı. 1908’den sonra gazetecilik ve romanlarıyla geçindi.
İlk eserini on iki yaşındayken yazdı. İlk yayımlanan yazısı “İstanbul’da Bir Frenk” adını taşıyordu ve 1888 yılında Ceride –i Havadis gazetesinde yayımlanmıştı. Ahmet Mithat Efendi ile tanıştıktan sonra ilk büyük romanı “Şık” Tercüman –ı Hakikat gazetesinde tefrika edilmeye başlandı. O zaman yirmi iki yaşındaydı.
Ömrünün sonuna kadar yazdığı romanları ve hikayeleri ile kendini her sınıftan okuyucuya sevdiren Hüseyin Rahmi’nin kişiliğinde pek belirgin noktalar vardır: İstanbul’un konuşma dilini, kenar mahalle kadınlarını büyük bir ustalıkla canlandırır. Bütün romanlarında eşsiz ve dikkatli bir gözleme dayanarak gerçekçi çığırda yürümüştür. Bir de mizah unsuru; olayları alaylı bir çerçeve içinde vermek karakterinin başlıca özelliğidir. Mithat Efendi gibi o da zaman zaman olayın akışını bir yana bırakarak, felsefe bilgilerini sayfalara aktarmaktan hoşlanır. Yazılarında Ortaoyunu ve Karagöz’ün anlatım tekniğinden de yararlanmıştır. Konularında İstanbul dışına hiç çıkmamıştır. Gürpınar 1944 yılında Heybeli Ada’daki köşkünde ölmüş ve oraya gömülmüştür.
|
Hüseyin Rahmi Servet-i Fünun dönemi edebiyatçılarıyla çağdaş olmasına rağmen, onlardan ayrı bir dünya görüşünü, bir başka sanat anlayışını benimsemiştir. Onun üstadı natüralist Fransız romancısı Emile Zola’dır. Fakat bu Hüseyin Rahmi’nin romancılığı Zola’dan öğrendiği, onun tesirinde kaldığı manasına gelmez.
Yazara göre roman günlük dil, günlük hayat, sokakta ve mahallede yaşayan alelade insanlar ve basit, sade, tabii maceralarından ibarettir. Realist ve natüralist romancıların hayat ve insan karşısında seyirci kalması şeklinde özetleyebileceğimiz bu estetik anlayış Hüseyin Rahmi’nin bütün eserlerine yansır.
Hüseyin Rahmi’nin romanlarında halk ağzından alınan esprilere çok yer verilmiştir. Yine eserlerinde yüzlerce sıfat ve değimleri kullanmıştır. Bütün (bilgi yelpazesi.net) bunların yanı sıra yazar Karagöz ve Ortaoyunundaki gibi kelime oyunlarına da baş vurur. Onun mizahında bu kaynaklar önemli yer tutar.
Hüseyin Rahmi’nin romanlarının edebi değeri münakaşa konusudur edebiyat tarihçileri ve tenkitçileri bu konuda birbirine zıt görüşler ileri sürmüşlerdir. İnkar edilemez gerçek şudur: Hüseyin Rahmi, romanlarının sayısı, konuyu ele alış tarzı, tiplerinin canlılığı ve değişik üslubuyla önemli bir romancımızdır.
. Büyük halk romancısının eserlerindeki konular ve kişiler her zaman canlı ve taptaze kalmıştır. Ancak aradan geçen uzun yıllar içinde, dil bakımından bugünkü kuşakların kolayca anlayamayacağı duruma gelmiştir. O yüzden bazı yayınevleri eserlerini sadeleştirmiştir.
Eserleri
Roman:
Şık, İffet, Mutallaka, Mürebbiye, Muadele- i Sevda, Metres, Tesadüf, Şıpsevdi, Kuyruklu Yıldız Altında Bir İzdivaç, Gulyabani, Cadı, Sevda Peşinde, Hakka Sığındık, Son Arzu, Ben Deli miyim, Eşkıya İninde, Deli Filozof, Kaderin Cilvesi önemli romanlarındandır.
Öykü:
Kadınlar Vaizi, Namusla Açlık Meselesi, Katil Buse, İki Hödüğün Seyahati, Tünelden İlk Çıkış, Gönül Ticareti, Melek Sanmıştım Şeytanı
Oyun:
Hazan Bülbülü, Kadın Erkekleşince, Tokuşan Kafalar, İki Damla Yaş, Gülbahar Hanım
Tartışma:
Cadı Çarpışıyor, Şekavet- i Edebiye Tartışmaları, Sanat ve Edebiyat
|
>>>TIKLAYIN<<<
“KİTAP ÖZETLERİ ” SAYFASINI GÖRMEK İSTERSENİZ
>>>TIKLAYIN<<<
“EĞİTİM ÖĞRETİM İLE İLGİLİ BELGELER ” SAYFASINA GERİ DÖNMEK İÇİN
>>>TIKLAYIN<<<
EKLEMEK
İSTEDİKLERİNİZ VARSA AŞAĞIDAKİ "Yorum
Yaz"
kısmına ekleyebilirsiniz.
|