hayatın içinden bilgiler > isimler sözlüğü, isimler ve anlamları > bayan isimleri ve bayan isimlerinin anlamları

I-İ-J HARFLERİ İLE BAŞLAYAN BAYAN İSİMLERİ VE BAYAN İSİMLERİNİN ANLAMLARI (İSİMLER SÖZLÜĞÜ)

 

 ( I )

 

ILGAZ: (TR) Atın dört nalla koşması. Hücum, akın. Çankırı ilinin ilçe merkezi. Batı Karadeniz bölgesinin en yüksek dağ kitlesi.

ILGIM: (TR) Serap. Gök erimi, serap. Belli belirsiz.

ILGIN: (TR) Kumlu topraklarda yetişen ve çit bitkisi olarak kullanılan ağaççık.

IRAK: (TR) Uzak.

IRAZ: (TR) Raziye adının haylk arasında bozulmuş söyleniş biçimi.

IRMAK: (TR) Çoğunlukla denize dökülen, genişliği ve taşıdığı su niceliği bakımından en büyük akarsu, nehir.

IŞIK: (TR) Bazı cisimler tarafından tabii halde ve akkor haline gelinceye kadar ısıtıldığında yayılan, cisimleri görmemizi sağlayan ışıma, aydınlık, ziya, nur. Aydınlatma (bilgi yelpazesi.net) cihazı, mum, lamba, ampul, fener. Işık tutma, bir konuda aydınlatıcı bilgi vermek.

IŞIL: (TR) Çok aydınlık, parlak ışık.

IŞILAR: (TR) Parlayan, ışıldayan. Neşeli, canlı, şen.

IŞILAY: (TR) Ay ışığı.

IŞIN: (TR) Bir ışık kaynağından çıkarak her yöne yayılıp giden ışık demeti.

IŞINBİKE: (TR) (bkz. Işın).

IŞKIN: (TR) Bitki sürgünü, asma filizi.

ITIR: (AR) Güzel, hoş koku. Sardunyagillerden, yapraklan güzel kokan bitki, turnagagası.

 

 

( İ )

 

İCLAL: (AR) Büyültme, saygı gösterme, ikram. Büyüklük, kudret ve kuvvet.

İCMA: (AR) Dağınık şeyleri toplama, biraraya getirme.

İÇKİN: (TR) Varlığın içinde bulunduğu varlığın yapısına karışmış olan. Yalnızca bilinçte olan. Deney içinde kalan, deneyi aşmayan. Dünya içinde dünyada olan.

İDİL: (YUN) Kır hayatını konu edinen yazı veya şiir, aşk hakkında. Küçük ve şairane resim. İçten ve saf aşk.

İDLAL: (AR) Naz etme, nazlanma, aşın derecede nazlanma.

İFAKAT: (ARR) Hastalıktan kurtulma, iyileşme. Ayılma.

İFFET: (AR) Afiflik, temizlik. Namus.

İKBAL: (AR) Birine doğru dönme. Baht, talih. İşlerin yolunda gitmesi, bahtlı, saadetli, mutlu olması. Arzu, istek.

İKLİM: (YUN) Bir ülke ya da bölgenin ortalama hava durumunu belirleyen meteorolojik olayların tümü.

İLAYDA: (*) Su perisi.

İLGİ: (TR) İki nesne arasındaki bağ, alaka. Kimyada bir cismin başka bir cisimle birleşmeye olan meyli.

İLGÜ: (TR) Engel, mania.

İLGÜL: (TR) Ülkenin gülü. Çok güzel kadın.

İLGÜN: (FAR) Halk, ahali.

İLKAY: (TR) Yeni ay, ayın ilk hali.

İLKBAHAR: (TR) Yılın ilk mevsimi, bahar.

İLKBAL: (TR) İlk doğan kız çocuklarına verilen ad.

İLKE: (TR) Kendisinden türetilen ilk madde. Temel düşünce, temel kanı, umde, prensip. Temel bilgi. Öncül. Davranış kuralı.

İLKİM: (TR) İlk doğan çocuklara verilen ad.

İLKİN: (TR) Önce, öncelikle, uydurma bir kelime.

İLKNAZ: (TR) İlk doğan kız çocuklarına verilen isim.

İLKNUR: (TR) İlk ay, ayın ilk hali.

İLKSEL: (TR) Uzun süre çocuğu olmayanların daha sonra ikiz ve üçüz çocukları olduğunda verilen isim.

İLKSEN: (TR) İlk+Sen

İLKSEV: (TR) İlk+Naz

İLKŞEN: (TR) İlk+Şen

İLKYAZ: (AR) İlkbahar, yaz başlarında doğanlara verilen ad.

İLMİYE: (AR) K İlme ait, ilme mensup.

İLŞEN: (TR) Mutlu, şen ülke.

İMGE: (TR) Zihinde tasarlanan ve gerçekleşmesi özlenen şey, hayal..

İNAYET: (AR) Dikkat. Gayret, özenme. Lütuf, ihsan, iyillik.

İNCİ: (TR) İstiridye cinsinden deniz hayvanlarının içinde çıkan parlak, yuvarlak (bilgi yelpazesi.net) ve ziynet eşyası olarak kullanılan kıymetli taş. Küçük, temiz ve sevimli. Kıymetli.

İNCİFEM: (TR-AR) İnci gibi güzel ağızlı.

İNCİFER: (TR-FAR) İnci gibi parlak güzel.

İNCİSER. (TR-FAR) Baş inci, en güzel inci.

İPAR: (TR) Yüksek dağların kar tutmayan yerlerinde yetişen bir çeşit dikenli otun sarımtrak çiçekleri, kurusa bile uzun süre kokusu gitmez. Güzel koku, misk, anber.

İPEK: (TR) İpekböceği denilen ve dut yaprağı ile beslenen kurdun ördüğü koza çözülerek elde edilen, kumaş dokumada kullanılan parlak ve ince tel.

İREM: (AR) Cennet bahçesi. Ok veya kurşun atılan nişan tahtası.

İREN: (AR) Özgür, hür.

İSMET: (AR) Masumluk, günahsızlık, temizlik. Haramdan namusa dokunan hallerden çekinme.

İSMİHAN: (AR) Hükümdar isimleri.

İSMİNAZ: (AR-FAR) Naz isminde. Çok nazlı olan.

İSMİNUR: (AR) Nur ismini alan.

İSMİRAR: (AR) Esmerleşme, kara olma, kararma.

İSRA: (AR) Yürütme, geceleyin yürütme gönderme.

İSTARE: (FAR) Yıldız, necm, sitare.

İSTEM: (TR) İstek, dilek.

İŞVE: (AR) Güzellerin gönül alıcı, gönül aldatıcı, nazlı davranışı.

İYEM: (TR) Güzellik. İyilik.

İZEL: (TR) İz + El /El izi anlamında

İZEM: (AR) Büyüklük, ululuk.

İZGİ: (TR) (bkz. İzgü).

İZGÜ: (TR) İyi güzel, akıllı, adaletli.

İZGÜL: (TR) İyi, güzel gül.

İZRA: (AR) Aşırı övme. Altın arama. Korkutma.

 

 

( J )

 

JALE: (FAR) Gece meydana gelen ve sabah çiçekler üzerinde görülen su damlacığı, çiğ, şebnem (bkz. Şebnem).

JENGAR: (TR) Bakır pası. Göktaşı (bilgi yelpazesi.net). Deniz yeşili renk.

JEYAN (FAR) Bkz. Jiyan

JİYAN (FAR) 1. Coşmuş, kükremiş, kızgın. 2. Hayat,yaşam,iyilik ve güzelliktir.

JÜLİDE: (FAR) Karışık, karmakarışık, dağınık. Derinlik.

 

BAYAN İSİMLERİ VE BAYAN İSİMLERİNİN ANLAMLARI ” SAYFASINA GERİ DÖNMEK İÇİN

>>>TIKLAYIN<<<

Yorumlar (1)

>Yazan: Eylül_Aslı
>Yorum:
Ben JIYAN isminin anlamını çok iyi biliyorum. Anlamı kesinlikle kükremiş,kizgin ve coşkun değildir.Gerçek anlamı hayat,yasam,iyilik ve güzelliktir.Buradan merak edenlere doğru bir bilgi verebildiysem ne mutlu bana ....

>>>YORUM YAZ<<<

Adınız:
Yorumunuz: