|
hayatın içinden bilgiler > isimler sözlüğü, isimler ve anlamları > bayan isimleri ve bayan isimlerinin anlamları
Ş HARFİ İLE BAŞLAYAN BAYAN İSİMLERİ VE BAYAN İSİMLERİNİN ANLAMLARI (İSİMLER SÖZLÜĞÜ)
ŞADAN: (FAR) Keyifli, neşeli, sevinçli.
ŞADİYE: (AR) Memnunluk, sevinç, gönül ferahlığı. Güzel sesle şarkı okuyan, şiir söyleyen.
ŞADUMAN: (AR) Sevinçli, neşeli, memnun.
ŞAHANDE: (FAR) Mutlu, memnun.
ŞAHANE: (FAR) Hükümdarlara yakışacak kadar güzel, eksiksiz olan.
ŞAHBANU: (FAR) Hükümdar eşi, şah hanımı.
ŞAHDANE: (FAR) İri inci tanesi.
ŞAHESER: (FAR) Değerli, üstün nitelikli. Kalıcı, değerli, üstün yapıt.
ŞAHHANIM: (FAR) Hanım sultan. Şah ve hanım kelimelerinden birleşik isim.
ŞAHIGÜL: (FAR) Gül dalı.
ŞAHİKA: (AR) Zirve, doruk, dağ tepesi.
ŞAHMELEK: (FAR-AR) Melekler kadar güzel, güzellikte lider.
ŞAHNAZ: (FAR) Çok nazlı.
ŞAHNİSA: (FAR-AR) Hükümdar kadın, hükümdar karısı. Kadınların şahı.
ŞAHNUR: (AR-FAR) Kaynak, ışık kaynağı. Münevver.
ŞAHSINUR: (AR) Nurlu kişi, aydınlık kimse.
ŞAİKA: (AR) İstekli, hevesli, şevkli.
ŞAKİRE: (AR) Şükreden, durumundan memnun olan. Allah'a şükreden.
ŞAYAN: (FAR) Uygun, yakışır, münasip, layık.
|
ŞÂYESTE: (FAR) Layık uygun, münasip.
ŞAYLAN: (TR). Çok övünen, gururlu kimse. Sevinçli, neşeli.
ŞAZİMET: (AR) Kimseye benzemeyen, farklı, tek, eşsiz.
ŞAZİYE: (AR) (bkz. Şadiye).
ŞEBNEM: (FAR) Havada buhar durumundayken gecenin serinliğiyle yerde ya da bitkilerin üzerinde toplanan su damlacıkları, çiğ.
ŞEBNUR: (AR-FAR) Gecenin nuru, gecenin ışığı, aydınlığı.
ŞEFAKAT: (AR) Şefkat, acıyarak ve esirgeyerek sevme.
ŞEFİKA: (AR) Şefkatli, acıması olan, esirgeyici.
ŞEFKAT: (AR) Sevecenlik, acıma ve sevgi duygusu.
ŞEHADET: (AR) (bkz. Şahadet).
ŞEHBAL: (FAR) Kuş kanadının en uzun tüyü.
ŞEHNAZ: (FAR) Türk musikisinde mürekkep bir makam ve perde. Çok nazlı.
ŞEHPER: (FAR) Kuş kanadının en uzun tüyü.
ŞEHRAZAT: (FAR) Kendi kendine yaşayan, özgür.
ŞEHRİBAN: (FAR) Şehrin büyüğü, ileri geleni.
ŞEHRİNAZ: (FAR) Türk müziğinin en eski makamlarından.
ŞEKİBE / ŞEKİPE: (FAR) Sabır, tahammüllü, dayanıklı.
ŞEKURE: (AR) Çok şükreden, şükredici, değer bilen.
ŞELALE: (AR) Büyük bir akarsuyun yüksekten düşmesiyle meydana gelen büyük çağlayan, çavlan.
ŞEMİME: (AR) Güzel kokulu şey.
ŞEMİNUR: (AR) Mum ışığı, mum aydınlığı.
ŞEMSİNİSA: (FAR-AR) Kadınların güneşi. Güneş gibi kadın.
ŞEMSİNUR: (AR) Güneşin ışığı, nuru.
ŞEN: (FAR) Neşeli, sevinçli.Daha çok iki isimlerde kullanılır. Şener, Şenol.
ŞENAL: (FAR-TR) (bkz. Şen).
ŞENEL: (FAR-TR) Şen ve mutlu ev. Bölge, il.
ŞENGÜL: (FAR-TR) Gülün en güzel hali.
ŞENGÜN: (FAR-TR) Sevinçli, ferah gün.
ŞENAY: (FAR-TR) Ayın parlaklığı, güzelliği.
ŞENNUR: (FAR-TR) Neşeli ve nurlu insan.
ŞENOL: (FAR-TR) Şen ve mutlu ol.
ŞERARE: (AR) Kıvılcım.
ŞERİFE: (AR) Şerefli, kutsal. Soylu temiz.
ŞERMENDE: (FAR) Utangaç, çok utanan, mahcup.
ŞERMİN: (FAR) Utangaç, mahcup.
ŞEVKİYE: (AR) Şevkle ilgili, şevke ait, neşeli.
ŞEVVAL: (AR) Hicri takvime göre yılın 10. ayı, ilk üç günü şeker bayramıdır.
ŞEYDA: (FAR) Aşk çılgını, çok tutkun, aşık.
ŞEYDAGÜL: (FAR) (bkz. Şeyda).
ŞEYDANUR: (FAR-AR) (bkz. Şeyda).
ŞEYMA: (AR) Bedeninde ben veya benzer bir izi olanlar.
ŞİİR: Zengin sembollerle uyumlu seslerle ortaya çıkan edebi anlatım biçimi
ŞİRAZE: (FAR) Kitap ciltlerinin iki ucunda bulunan ve yaprakları muntazam tutan, ibrişimden örülmüş ince şerit. Esas, düzen, nizam.
ŞİRİN: (FAR) Sevimli, cana yakın.
ŞÖHRET: (AR) Şöhretli, ünlü, şöhreti ağızlarda dolaşan.
ŞÖLEN: (TR) En üst idareci tarafından bütün halka verilen, yemek, ziyafet.
ŞÜLE: (AR) Alev, yalım. Alevli ateş.
ŞÜKRAN: (AR) İyilik bilme, gönül borcu, minnettarlık.
ŞÜKRİYE: (AR) İyilik bilme, minnettarlıkla ilgili, iyilik bilen.
ŞÜKUFE: (FAR) Çiçek. Süslemede çiçek motiflerine dayanan bir tarz.
|
>>>TIKLAYIN<<<
|